Ersin Ramoğlu kaybetti...

SABAH yazarlarından Hilal Kaplan’ı “Günün Kazananı” seçtik…

Yine SABAH yazarlarından Okan Müderrisoğlu’nu da alkışladık…

Yine SABAH yazarlarından Ersin Ramoğlu’nu ise kaybettireceğiz…

Çünkü…

SABAH gibi bir kitle gazetesine yakışmıyor Ramoğlu’nun bugünkü yazısı…

Çünkü…

SABAH gerçekten Türkiye’nin en iyi iki gazetesinden biri…

SABAH gerçekten merkezde ve makul insanların okudukları bir gazete…

Çünkü…

SABAH “taraf” ama “taraftar” olmayan çok az sayıda gazeteden biri…

İşte böylesine ağırlığı olan bir gazetede ana muhalefet partisi ve eski genel başkanı için kullanılan ifadeler ancak bir anarşist gurubun el ilanlarında yer alabilir…

Şuraya bakın lütfen…

Bu satırları; bugün iki yazarını (Hilal kaplan ve Okan Müderrisoğlu) “günün kazananı” seçtiğimiz ve alkışladığımız SABAH’ın bir başka yazarının köşesinden alıntıladık…

FETÖ, Deniz Baykal'ın yatak odasına YAŞLI BİRİNİN SEVİŞMESİNİ İZLEMEK İÇİN girmedi elbette…

Bir kasetle CHP, ATATÜRK'ÜN PARTİSİ OLMAKTAN ÇIKTI. FETULLAH GÜLEN'İN PARTİSİ OLDU.

FETÖ'ş para, makam gibi değişiklikleri hep yatak odalarında çektiği seks kasetleriyle gerçekleştirdi.

Gerçeği öğrenen Baykal kendini yiyor ama FETÖ'ye tek laf edemiyor…

ÇÜNKÜ GÜLEN'İN ELİNDE DAHA AÇIK, PERFORMANSLI (BAYKAL) KASETLER OLDUĞUNU BİLİYOR.

Susmazdı yoksa.

Bunları yazdığına göre Ramoğlu’nun elinde; CHP’nin “FETÖ Partisi” olduğuna dair mahkeme kararı olması gerekmez mi?..

Yok eğer bu bir “iddia” ise…

-Ki iddiadan öte “iftira”-…

O halde ifade böyle mi olmalı?..

Ve bir de şuna bakar mısınız?..

Çünkü Gülen'in elinde daha açık performanslı Baykal kasetleri varmış…

Ve…

Deniz Bey de bunu biliyormuş…

Bu satırları okuyan da; Antalya milletvekili Baykal’ın doğup büyüdüğü şehri ziyaret için gittiği bir gün bunları SABAH Antalya Temsilcisi’ne anlattığını zannedecek…

Yok, yok...

Olmaz…

Olamaz…

Bunun adı “gazetecilik” olamaz…

Bu olsa olsa “dedikoduculuk” olur…

Bu olsa olsa “iftira” olur…

Ve…

“Gazetecilik” kisvesi altında bunu yapan kişi de kaybeder…