Ergün Diler günün yazarı

Sevgili analist ya da yorumcu meslektaşlarıma şu mütevazı köşelerimde yıllardır hep aynı tavsiyede bulunuyorum. 
Hatta… 

Programının adı “Ne oluyor” olduğu için çok takdir ettiğim televizyon gazetecilerinden biri olan Şirin Payzın’ı bile eleştiriyorum. 

* 

Değerli meslektaşlarım… 

“Ne oluyor” ya da “neler oluyor” sorularının cevabı eylemlerdir… 

Meselâ… 
- Ne oluyor? 
- Yağmur yağıyor… 
- Ne oluyor?.. 
- Biri şu kadına tecavüz ediyor… 

* 

Bütün bunlar olan olayları anlatır. 

Oysa halk, TV izleyicisi, gazete okuru: 
- Ne oldu?.. 
- Neden oldu?.. 
- Bundan sonra ne olacak?.. 
- Niçin olacak sorularının cevaplarını istiyor. 

* 

Bu analizleri en iyi yapan yazarlarımızdan biri Ergün Diler. 

Bugünkü Takvim’de “Skripal füzesi” başlığı altında yayımlanan analizinde benim anlatmak istediğim tarzda yazıyor. 

* 

Hemen herkes “erken seçim olacak mı? Olmayacak mı?” sorusuna cevap arıyor… 

Cevabı bilebilmek için analist olmak yetmez… 

Ayrıca bir de “kâhin” olmak şart… 

Çünkü “siyasetçi” dediğiniz kişi öngörülemez olan kişidir. 

Sabah yaptığı açıklamanın tam tersini öğlende söyleyebilendir… 

* 

O nedenledir ki doğru sorular şunlar olmalı: 
- Bahçeli’nin istifasının arkasında Suriye ve Irak konusunda gelişecek muhtemel olaylara karşı hükümeti tedbir almaya yöneltmek mi var?.. 
- Devlet Bahçeli, kendisine söz verildiği halde Münbiç’e neden gidilmediğini mi sorgulamak ya da sorgulatmak istiyor?.. 
- Fırat’ın Batısı (Zaten Rusya’nın kontrolünde) konuşulurken Fırat’ın doğusundan neden hiç söz edilmiyor?.. 
* 

Ve en nihayet… 

Ergün Diler’in bugünkü yazısında (Skripal Füzesi) anlattıklarının, yaptığı analizin, verdiği bilgilerin Devlet Bahçeli’nin erken seçim isteğinde hiç mi etkisi yok?.. 

“Yok” diyenler lütfen bir daha dış politika ve uluslararası ilişkiler konusunda yorum yapmasınlar…