MEDYA KÖŞESİ

Ergun Babahan o saldırı için ne yazdı?

MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli ile ilgili yazdığı yazısıyla gündeme gelen Ergun Babahan, bugün köşesinde konuya değindi

Ergun Babahan o saldırı için ne yazdı?
GAZETECİLER.COM - MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli ile ilgili yazdığı kaset imalı yazısı yüzünden bir grup Ülkücü'nün Star gazetesine yönelik saldırı düzenlemesine neden olan Ergun Babahan, bugün köşesinde yine bu konuya değindi.

Babahan, yazının amacının "Devlet Bahçeli'yi hedef alan değil, partisini belaltı vuruşlardan koruma amacı taşıyan bir yazı" olduğunu savundu.

Babahan, gazetesinin binasına yönelik düzenlenen saldırıyı değerlendirdi. "Demirden korkan trene binmez" diyen Babahan, yazdığı yazının amacını da şu sözlerle açıkladı:

"Hiç bilmediğim bir ormanda yürümekten korkmam ama karşıma aniden çıkacak küçücük bir kertenkeleden korkarım.

En engin denizlerde yüzlerce metre açılıp yüzmekten korkmam ancak başımı suya soktuğumda karşıma çıkacak sardalya irisi bir balıktan paniğe kapılırım.

(...) Ölümden fazla korkmam ama mezarlıktan tırsarım.

İnsanoğlu tuhaftır. Hem korkar, hem korkularının üzerine gider. Bir de endişelerimiz vardır. Sizin yaptığınız bir eylemin, sizin verdiğiniz bir kararın sonuçlarını başkasının çekmesinden duyduğunuz endişeler.

Bir yazı yazdım ve böyle hissettim açıkçası.

FARKLI YÖNLERE ÇEKİLDİ

Çünkü yazdığım gazete taşlandı, çalışan insanlar rahatsız edildi.

Hem de o yazıyla hiç ilgisi olmayan insanlar.

Gerçeği söylemek gerekirse Devlet Bahçeli'yi hedef alan değil, partisini belaltı vuruşlardan koruma amacı taşıyan bir yazıydı. Ya benim anlatma kabiliyetsizliğimden ya da başkalarının anlama kabiliyetsizliğinden farklı yönlere çekildi yazım.

Sonuçta içinde bulunduğum kurum taşlandı, ben hedef haline geldim.

Daha garibi, toplumun ağırlıklı ve etkin kesiminin benim hedef halime gelmemi kabullenmesi, daha doğrusu eli sopalı bazı insanların hukuk dışı yollara başvurma ihtimalini veri kabul etmeleri oldu.

HİTLER DÖNEMİNİ ÖRNEK GÖSTERDİ

"Kendine dikkat et!'', "Biraz ortalarda görünme'', "Bu adamlar her şeyi yapar'' uyarıları aslında yasal bir partiye bağlı gençlik örgütlerinin yasadışı yollara başvurma ihtimalinden duyulan endişe ve dolaylı olarak bunun kabullenilmesi gerçeğiydi.

Toplumun işadamından gazetecisine, siyasetçisinden bilim adamına kadar farklı kesimlerinin doğal kabul ettiği bir durumla karşı karşıyaydım.

Yazımın içeriği, kalitesizliği, suç unsuru içermesi vs. gibi konulardan bağımsız olarak sırf yazılmış olmasından dolayı hayatımın tehlikede olduğuna yönelik baskın bir inanç vardı.

Çünkü bir yazdığım yazının bedelinin hukuk dışı yollarla ödetilme ihtimali yüksekti.