MEDYA KÖŞESİ

Erdal Şafak gazetedeki tenkisatı yazdı

"Şundan emin olmanızı özellikle rica ederim: Yapılan kesinlikle "Tenkisat" değil, bir "Revizyon"du. Sistem oturtulurken, bazı taşlara yer bulunamamasıydı."

Erdal Şafak gazetedeki tenkisatı yazdı
GAZETECİLER.COM - "Bugün Tunus'taki gazetecilerin nasıl meslek hayatlarında ilk kez özgürlük havasını soluduklarını (...) anlatmak isterdim.
Ya da Mısır'da Hüsnü Mübarek'in "Otoriter" rejiminin ayakta kalmak için nasıl can havliyle yerli ve yabancı basını ve de interneti, sosyal paylaşım ağlarını susturmaya çabaladığını..."

Bu satırlar geçen hafta içinde yaklaşık 60 gazetecinin işine son veren Sabah gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Erdal Şafak'a ait.

Şafak da tenkisat ile ilgili açıklama yapmayı sözünü ettiği Tunus ve Mısır konularını ele almaktan daha doğru olduğunun farkına varmış olacak ki, işten çıkarmaları "revizyon" olarak niteleyen bir yazı kaleme aldı.

SABAH'TAKİ REVİZYONU YAZMAMAK MERTÇE OLMAZDI

"Sabah'ta geçen hafta içinde yaptığımız revizyon varken, sınırlar ötelerinde dolaşmak ne şık olurdu, ne gerçekçi, ne adil, ne de mertçe..."
diyen Şafak şöyle devam etti:

"Daha önce birkaç kez değindim; Sabah'ta neredeyse bir yıldır bir çokuluslu danışmanlık şirketinin rehberliğinde yeniden yapılanma çalışmaları sürüyor. Bu çalışmaların özünü de, amacını da, Sabah'ı Batı'daki medya gruplarının modern yapısına kavuşturmak oluşturuyor. Bu doğrultuda görevler yeniden tanımlanıyor.

Yetkilerin sınırları yeniden çiziliyor. Sorumlulukların kapsamı yeniden belirleniyor. Elbette, görevler, yetkiler ve sorumluluklar yeniden tanımlanınca, bazı arkadaşlarım kaçınılmaz olarak bu çerçevenin dışında kalıyor.

Kalacaklarını en baştan biliyorduk. Hem ben, hem onlar."

SABAH'IN KÖTÜ ÜNÜNÜ UNUTTURMAK

Bir yıl boyunca kovacağı gazetecilerin sayısını mümkün olduğunca azaltmak için çabaladığının ve bir ölçüde de başardığının altını çizen Şafak, "Sabah'ın bu konudaki kötü, hüzün verici geçmişini unutturmak ya da hiç değilse affettirmek için (Bilen bilir; insanlar işlerine son verildiğini binaya giriş kartlarının iptal edilmesiyle anlarlardı), medyadaki ifadeyle, "Yolları ayırmak" işlemleri son derece uygarca, insan onuruna yakışır biçimde ve onca yılı birlikte paylaşmanın zorunlu kıldığı sevgi ve saygı temelinde uygulandı." dedi ve işten çıkarmalar ile ilgili şunları yazdı:

"Tüm arkadaşlarıma hakları son kuruşuna kadar ödendi. Hem fazlasıyla. Hem de peşin olarak.

Yine tüm arkadaşlarıma benim imzamla teşekkür ve veda mektubu sunuldu.
İtiraf ediyorum; omuzlarımda ve gönlümde onca şıklığa, nezakete, özene ve sevgiye rağmen, bazı arkadaşlarımla vedalaşmak zorunda kalmamızın dayanılmaz bir hüznü var."

"TENKİSAT DEĞİL REVİZYON"

Şafak yaşanan sürece yönelik eleştirleri anlayışla karşıladığını yazdı ama tek bir kavramı reddetti: Tenkisat...

"Ama şundan emin olmanızı özellikle rica ederim: Yapılan kesinlikle "Tenkisat" değil, bir "Revizyon"du. Sistem oturtulurken, bazı taşlara yer bulunamamasıydı."

Yazısını "Hem sonra vedalaştığımız arkadaşlarımızla günün birinde yollarımızın yeniden kesişmeyeceğini, kim bilebilir?" diyerek bitiren Şafak'ın köşesinin okuyabilrisiniz.
ÇOK OKUNANLAR