Enver Aysever kaybetti çünkü...
Ergenekon ve Balyoz adı verilen ve birincisi tamamen yasa dışı ilişkiler ağını, diğeriyse askeri darbe teşebbüslerini kapsayan
Farzedin ki gencecik, meslek merdiveninizin daha ilk basamaklarındasınız...
Dik ve meşakketli bir yol var önünüzde...
Daha da fenası Türkiye'de yapacaksınız mesleğinizi...
Yani...
Bir yanda "kasabın kedisi" kimliğiyle muhteşem bir hayat yaşayan tombul gazeteciler; diğer yanda "sokak kedisi" gibi sıska ve fukara gazeteciler...
Siz bu iki tür gazeteciden biri olacaksınız...
Bu tercihi de "özgür" iradenizle yapmak istiyorsunuz...
Bu düşünceler içindeyken elinizdeki zapping aleti ile ekran ekran dolaşırken; siyah kıvır kıvır saçları, gözlük camlarının ardından cin gibi bakan gözleri ve ikna edici, akıcı konuşmasıyla Enver Aysever'e rastlıyorsunuz...
Dönemin "tutuklu" yargılamalarını eleştiriyor...
Ergenekon ve Balyoz adı verilen ve birincisi tamamen yasa dışı ilişkiler ağı, diğeriyse askeri darbe teşebbüslerini kapsayan kovuşturma dosyalarından dolayı "tutuklu" yargılanan şüphelileri savunuyor...
Henüz yargı aşamasındaki davalarda şüphelilerden yana tavır alıyor, "suçlu olamayacaklarını, bu tutuklamaların siyasal iktidarın muhalefet üzerinde baskı kurmak amacı" taşıdığını son derecede inandırıcı bir dille anlatıyor...
O anda, "işte benim örnek almam gazeteci" diyebilirsiniz...
Siyasal iktidarın baskılarına boyun eğmeyen; bu memleketin kahraman subaylarını sahiplenen...
Ama...
Acele ettiniz...
Çünkü...
Aynı gazeteci, yani Enver Aysever'i dün gece bir TV kanalında izlerken "Şike olayları için yapılan yasal düzenleme" için bu kez şöyle dediğine tanık oldunuz:
"Biz gazetecilerin işi yargılamak değil, bizler haber ve yorum yaparken davalaı etkileyecek yorumlar yapmamalıyız"...
"Haydaaa!" demez misiniz?..
"Beyefendi 'gazeteci yargılamaz, savcı gibi iddiada da bulunmaz, yargılamanın sonucu bekler' diyor ama bir yıl kadar önce bu gün söylediklerinin tam tersini dinledim kendisinden... Acaba hangi gazetecilik doğru?" diye düşünmez misiniz?..
Yaaaa...
İşte böyle olur bizde "gazeteci" diyelim ve davaların tutuklularına göre hukuki ve gazeteci görüşünü değiştiren Enver Aysever kaybetti...
Dik ve meşakketli bir yol var önünüzde...
Daha da fenası Türkiye'de yapacaksınız mesleğinizi...
Yani...
Bir yanda "kasabın kedisi" kimliğiyle muhteşem bir hayat yaşayan tombul gazeteciler; diğer yanda "sokak kedisi" gibi sıska ve fukara gazeteciler...
Siz bu iki tür gazeteciden biri olacaksınız...
Bu tercihi de "özgür" iradenizle yapmak istiyorsunuz...
Bu düşünceler içindeyken elinizdeki zapping aleti ile ekran ekran dolaşırken; siyah kıvır kıvır saçları, gözlük camlarının ardından cin gibi bakan gözleri ve ikna edici, akıcı konuşmasıyla Enver Aysever'e rastlıyorsunuz...
Dönemin "tutuklu" yargılamalarını eleştiriyor...
Ergenekon ve Balyoz adı verilen ve birincisi tamamen yasa dışı ilişkiler ağı, diğeriyse askeri darbe teşebbüslerini kapsayan kovuşturma dosyalarından dolayı "tutuklu" yargılanan şüphelileri savunuyor...
Henüz yargı aşamasındaki davalarda şüphelilerden yana tavır alıyor, "suçlu olamayacaklarını, bu tutuklamaların siyasal iktidarın muhalefet üzerinde baskı kurmak amacı" taşıdığını son derecede inandırıcı bir dille anlatıyor...
O anda, "işte benim örnek almam gazeteci" diyebilirsiniz...
Siyasal iktidarın baskılarına boyun eğmeyen; bu memleketin kahraman subaylarını sahiplenen...
Ama...
Acele ettiniz...
Çünkü...
Aynı gazeteci, yani Enver Aysever'i dün gece bir TV kanalında izlerken "Şike olayları için yapılan yasal düzenleme" için bu kez şöyle dediğine tanık oldunuz:
"Biz gazetecilerin işi yargılamak değil, bizler haber ve yorum yaparken davalaı etkileyecek yorumlar yapmamalıyız"...
"Haydaaa!" demez misiniz?..
"Beyefendi 'gazeteci yargılamaz, savcı gibi iddiada da bulunmaz, yargılamanın sonucu bekler' diyor ama bir yıl kadar önce bu gün söylediklerinin tam tersini dinledim kendisinden... Acaba hangi gazetecilik doğru?" diye düşünmez misiniz?..
Yaaaa...
İşte böyle olur bizde "gazeteci" diyelim ve davaların tutuklularına göre hukuki ve gazeteci görüşünü değiştiren Enver Aysever kaybetti...
