GAZETECİLER.COM -
Emre Aköz, mutlaka inanarak savunuyor Ak Parti Hükümeti'ni...
Mutlaka fikirlerinde samimi...
Kimi "Emresevmezler"in iddia ettiği gibi çıkarları için durmuyor Başbakan Erdoğan'ın yanında...
Ama bazen öçlüyü kaçırıyor mu ne?..
Bu kez de 12 Eylül referandumunda "hayır" oyu vereceğini açıklayanların "hasta" olduklarını ilân ediyor...
Bakın nasıl...

Bir sen mi haklısın?..

'Yapma be Emre!.. Etme be kardeş... Benim gibi, freferandumda daha şimdiden "evet" oyu vermeyi kafasına koymuş insanları bile soğutma tercihlerinden... "Evet" diyeceğini ve gerekçelerini anlat yeter!.. Ama "hayır" demeye niyetlenenlere "deli" deme... Şimdiye kadar kendi gerçeklerini yaşayan bu insanların aslında birer yalana inandıkları gibi milyonda bir görülecek bir hastalığı yakıştırma meslektaşlarına... Hem sana ne be kardeşim başkasının vereceği oydan?.. De ki "sana"... İyi ama bunu o insanlara "hakaret" etmeden yapamaz mısın?.. Sonra; bir benzeri sana yapıldı mı ortalığı ayağa kaldırıyorsun... Vallahi halen sana rağmen "evet" oyu vermekte kararlıyım ama okurlarının hepsi benim kadar "sabırlı" ve "tahamüllü" olmayabilirler... Adnan Berk Okan

'Hayır'cıların nevrozu tedavi edilebilir mi?

Referandum kafaları karıştırdı. Bazı siyasetçiler ne diyeceklerini şaşırmış durumda.
Ben en çok BDP Şırnak milletvekili Hasip Kaplan'ın lafına güldüm: "Evetçiler gerici, hayırcılar ırkçı..." demiş.
Bir de "Anayasa paketi işsizliğe çare mi ki evet oyu verelim" diyen aymazlar var.
Dünyadaki hangi anayasa işsizliğe çare olmuş ki bizimki olsun?
Eğer anayasalar işsizliğe çare olabilseydi, Avrupa'daki en yüksek işsizlik oranına sahip olan İspanya, hemen anayasasını değiştirirdi.
Anayasa dediğimiz metin...
1) Devlet ile vatandaş,
2) Vatandaş ile vatandaş,
3) Ve devlet kurumları arasındaki ilişkileri düzenler. O kadar.
Ben iki ay sonra, 12 Eylül günü yapılacak referandumda "Evet" oyu vereceğim. Çünkü Anayasa paketinin Türkiye'nin abuk rejimini biraz olsun demokratikleştireceğini düşünüyorum.

* * *

Hiç kuşku yok ki "Hayırcılar" referandumu, güven oylamasına dönüştürmeye çalışacaklar.
Onlara diyoruz ki "Kardeşim, senin AKP ile derdin varsa, genel seçimi bekle. Ne diye demokratikleşmeye çelme takmaya çalışıyorsun?"
Ama yok... Kafalar taşlaşmış bir kere.
Şöyle bir geçmişe bakınca, niye böyle "gergin ve ilkesiz" olduklarını anlamak kolaylaşıyor.
2002 genel seçimini kaybettiler.
2004 yerel seçimini kaybettiler.
2007 genel seçimini kaybettiler.
2007 referandumunu kaybettiler.
2009 yerel seçimini kaybettiler.