Emre Aköz kaybetti çünkü...

Emre Aköz, SABAH'ta, başlığı altında yayımlanan makalesinin bir yerinde şöyle diyor:
"O yürüyüşü yapanlar, nasıl diyeyim... (Ürkütmeyecek bir kelime aradım)... Bir nevi solcu işte... Tabii onlar da takım tuttuğu için, protestoya formalarla çıkarak, sanki taraftar çok rahatsızmış gibi bir görüntü yaratıyorlar."
Bir zamanlar "çok izlenildiği" iddia edilen ve "gülmek için" veya "işim gereği" de olsa zaman zaman benim de izlediğim programında Ruhat Mengi ya da laikçi konuklarından biri, başörtüsü yasağını protesto eden genç kızlarımızı "itibarsızlaştırmak" için şöyle demişti:
"O türbanlıların çoğu erkek öğrenci. Çarşafa girip bir de türban takıp eylem yapmaya gidiyorlar."
Çarşaf ve türban aynı bedende...
Tabii gülünecek bir iddiaydı...
Bugün o saçma iddianın aynısını, Başbakan'ı protesto mitingine katılan futbol taraftarları için ortaya atarak komik duruma düşen Emre Aköz kaybetti.
Oysa Başbakan'ı savunmak için saçmalamaya ihtiyaç yok...
Sayılamayacak kadar çok başarılı icraatı olan ancak bu arada elbette herkesi memnun etmesinin mümkün olmadığının da bilincinde olması gereken bir Başbakan artık "kâmil insan" olmuştur...
Ne kendini savunur böyle konularda ne savunulmak ister...