Ekrem Dumanlı ile Ertuğrul Özkök'ün paralel yazıları
Cemaat medyasının amiral gemisi Zaman'ın kaptanı Ekrem Dumanlı'yı hedef alan Salih Tuna, Dumanlı'yı Ertuğrul Özkök ile paralel bir yola düşmekle suçladı...
GAZETECİLER.COM
AKP ile cemaat arasındaki kavgadan cemaat cephesinin "eski Türkiye"nin aktörleri ile ittifak arayışına girdiğini ima eden Salih Tuna, Zaman gazetesinin tepe ismi Ekrem Dumanlı'yı hedef aldı.
EKREM BEY SON ZAMANLARDA ÇOK DEĞİŞTİ
Dumanlı'nın Ertuğrul Özkök'ün yazılarına "paralel" bir tutum aldığını savunan Tuna "Ekrem Bey son zamanlarda maalesef çok değişti. Belki baştan beri değişikti de biz yeni keşfediyoruz, bilmiyorum." dedi. Tuna, Dumanlı'nın söylediklerinin Özkök'ün son dönem yazılarına yanıt niteliği taşıdığını yazdı.
İşte Salih Tuna'nın yazısındaki ilgili bölüm:
Mesela, Ahmet Şık'ın henüz piyasaya çıkmamış bir kitabı kovuşturulmuştu.
Haliyle biz de isyan etmiştik.
Ekrem Bey de bizlere içerlemiş, 'Burada olan, kara propaganda seylâplarına kapılarak sağa sola savrulan bazı iyi niyetli insanlara oluyor...' demişti.
O vakitler bugünkü gibi Yezid metaforuna sardıracak kadar nezaket sınırlarını zorlamıyordu. Yoksa, 'Ayak altında dolaşmayın. Ya o kitabı yazan veya apaçık şekilde yardım ve yataklık edenlerden olun ya da 'Ergenekon marifeti bir kitap bu, alayını tıkın içeri' diyenlerden...' demesi işten bile değildi.
Ekrem Bey son zamanlarda maalesef çok değişti. Belki baştan beri değişikti de biz yeni keşfediyoruz, bilmiyorum.
Şu hale bakın:
28 Şubat sürecinin o ünlü 'Topyekûn Savaş' manşetlerini atan elemanı, 'Sevgili Ekrem Dumanlı... Bak, açıkça söylüyorum. Darbenin medya ayağı sensin... Böyle giderse bir gün yargılanacaksın.(...) Valizleriniz hazır olsun...' şeklinde saçmalıyor; Ekrem Bey de karşılık verircesine, '28 Şubat'ta bu kadarını görmemiştik' diyebiliyor.
O değil de, '411 el kaosa kalktı' manşetinin mimarı 28 Şubat'ta neler 'çekti' hepimizin malumu; Ekrem Bey neler çekti onu tam bilemiyoruz işte, anlatsa da öğrensek.
Ekrem Bey madem 'elemanla' bu denli hemdert olabiliyor, sormak lazım: 'Bu kupa Amerika'ya girsin' diyen arkadaşın neyi eksik?
Çevik Bir kadar olmasa da, o da az çekmemişti 28 Şubat'ta.
Şöyle kafa kafaya verip Boğaz'da bir lokantada dertleşirler artık: 'Ah ulan neler çektik biz 28 Şubat'ta...'
Hesabı da 28 Şubat davasından salıverilmenin şerefine Çevik Bir öder herhalde.
'Arkadaşa maklube, beyefendiye kırmızı şarap, bana da az kızarmış 10. Yıl Marşı lûtfen. Muhtereme de bir adet kupa, üzerine oturacak da...'
SALİH TUNA TÜM YAZILARI
AKP ile cemaat arasındaki kavgadan cemaat cephesinin "eski Türkiye"nin aktörleri ile ittifak arayışına girdiğini ima eden Salih Tuna, Zaman gazetesinin tepe ismi Ekrem Dumanlı'yı hedef aldı.
EKREM BEY SON ZAMANLARDA ÇOK DEĞİŞTİ
Dumanlı'nın Ertuğrul Özkök'ün yazılarına "paralel" bir tutum aldığını savunan Tuna "Ekrem Bey son zamanlarda maalesef çok değişti. Belki baştan beri değişikti de biz yeni keşfediyoruz, bilmiyorum." dedi. Tuna, Dumanlı'nın söylediklerinin Özkök'ün son dönem yazılarına yanıt niteliği taşıdığını yazdı.
İşte Salih Tuna'nın yazısındaki ilgili bölüm:
Mesela, Ahmet Şık'ın henüz piyasaya çıkmamış bir kitabı kovuşturulmuştu.
Haliyle biz de isyan etmiştik.
Ekrem Bey de bizlere içerlemiş, 'Burada olan, kara propaganda seylâplarına kapılarak sağa sola savrulan bazı iyi niyetli insanlara oluyor...' demişti.
O vakitler bugünkü gibi Yezid metaforuna sardıracak kadar nezaket sınırlarını zorlamıyordu. Yoksa, 'Ayak altında dolaşmayın. Ya o kitabı yazan veya apaçık şekilde yardım ve yataklık edenlerden olun ya da 'Ergenekon marifeti bir kitap bu, alayını tıkın içeri' diyenlerden...' demesi işten bile değildi.
Ekrem Bey son zamanlarda maalesef çok değişti. Belki baştan beri değişikti de biz yeni keşfediyoruz, bilmiyorum.
Şu hale bakın:
28 Şubat sürecinin o ünlü 'Topyekûn Savaş' manşetlerini atan elemanı, 'Sevgili Ekrem Dumanlı... Bak, açıkça söylüyorum. Darbenin medya ayağı sensin... Böyle giderse bir gün yargılanacaksın.(...) Valizleriniz hazır olsun...' şeklinde saçmalıyor; Ekrem Bey de karşılık verircesine, '28 Şubat'ta bu kadarını görmemiştik' diyebiliyor.
O değil de, '411 el kaosa kalktı' manşetinin mimarı 28 Şubat'ta neler 'çekti' hepimizin malumu; Ekrem Bey neler çekti onu tam bilemiyoruz işte, anlatsa da öğrensek.
Ekrem Bey madem 'elemanla' bu denli hemdert olabiliyor, sormak lazım: 'Bu kupa Amerika'ya girsin' diyen arkadaşın neyi eksik?
Çevik Bir kadar olmasa da, o da az çekmemişti 28 Şubat'ta.
Şöyle kafa kafaya verip Boğaz'da bir lokantada dertleşirler artık: 'Ah ulan neler çektik biz 28 Şubat'ta...'
Hesabı da 28 Şubat davasından salıverilmenin şerefine Çevik Bir öder herhalde.
'Arkadaşa maklube, beyefendiye kırmızı şarap, bana da az kızarmış 10. Yıl Marşı lûtfen. Muhtereme de bir adet kupa, üzerine oturacak da...'
SALİH TUNA TÜM YAZILARI
