Dinçer Gökçe kazandı...
Hürriyet Gazetesi’nde Dinçer Gökçe çok önemli bir haberle çok önemli ve önemli olduğu kadar giderek büyük tehlike haline gelecek bir olguya işaret ediyor…
Türkiye ekonomisi küresel bir krizden etkilenmez…
Zira…
Ve bütün olumsuzluklara rağmen bir yandan cari açık küçülürken diğer yandan da döviz rezervleri halen güçlü…
Ama…
Türkiye ekonomisi iç krizden büyük zarar görür…
İç krizin sebeplerinden biri faiz yüksekliği ise diğer ve daha büyük sebebi gelir arzının tükenmişliğidir…
Türkiye ekonomisini sıkı para politikaları değil, gelir arzının neredeyse sıfırlanması krize sokar…
Parasal genişleme bir ülke ekonomisi için nasıl iki ille de tehlike demek değilse aynı parasal genişleme ekonomik durgunluğu çözecek sihirli reçete de değildir…
Yani iç ekonomik krizi önlemez…
Yerel kaynaklı ekonomik ise kriz toplumsal sorunları, toplumsal öfkeyi, toplumsal kargaşayı arttırır…
Ülke yönetilemez hale gelir…
O nedenle öncelik gelir arzını yükseltmektir…
“Batarlarsa batsınlar, yeter ki enflasyon olmasın” demek çözüm değildir…
Kaldı ki; bir ülkede bu kadar çok batan tacir/sanayici varsa bunun sebebi “talep yüksekliği” yani enflasyon ihtimali değil, talep eksikliğidir…
Bu ülkede tüketebilir halkın yarısına yakını icralık…
Yani “tüketici” sınıfından çıkmış…
Yani…
Satın alabilecek güçte değil…
Öncelikle bu soruna bir çare…
Şimdi de bu girişi neden yaptığımıza gelelim…
Hürriyet Gazetesi’nde Dinçer Gökçe çok önemli bir haberle çok önemli ve önemli olduğu kadar giderek büyük tehlike haline gelecek bir olguya işaret ediyor…
Kapanmak zorunda kalan veya iflâsla baş başa bırakılan dev şirketler…
Bu uyarıcı haberiyle Dinçer Gökçe kazandı…
