MEDYA KÖŞESİ

Dinç Bilgin'in sarsıcı açıklamaları sürüyor!

Dinç Bilgin, Ali Bayramoğlu'nun hazırlayıp sunduğu Demokrasi Arşivi'ne konuk oldu. Bilgin sarsıcı açıklamalarına devam ediyor.

Dinç Bilgin'in sarsıcı açıklamaları sürüyor!
GAZETECİLER.COM
Dinç Bilgin medyadan giderek daha fazla ilgi görmeye başlıyor. Bir zamanların en büyük iki medya patronundan biri olan Bilgin 28 Şubat'da medyanın oynadığı rolü deşifre eden açıklamalarıyla dikkat çekiyor. Bilgin Taraf'a verdiği röportajdan sonra Kanal 24 ekranlarında Ali Bayramoğlu'nun hazırlayıp sunduğu Demokrasi Arşivi'ne konuk oldu. Bilgin sarsıcı açıklamalarına devam ediyor.

ÇOK BÜYÜK AYIP ETTİK!

28 Şubat'ın medya mağdurlarının başında Mehmet Ali Birand ve Cengiz Çandar geliyor. Genelkurmay tarafından düzenlenen sahte belgeler sonucu Doğan Grubu gazetelerinde iki usta gazeteci 'PKK'dan para alan gazeteciler' olarak yaftalanarak linç edilmişti. Ali Bayramoğlu dönemin etkili medya patronu Dinç Bilgin'e bunu da sordu.

Ali Bayramoğlu: Yayının engellenmesi için ne yaptınız?
Dinç Bilgin: Birand bizde yazıyordu ama esasen Doğan Grubu'nda TV de harcıyordu mesaisini. Ben yurtdışındaydım, telefonla aradım 'yapmayın, yayınlamayın dedim. Zafer Mutlu da aradı konuştu.
Ali Bayramoğlu: Peki siz neden yayınladınız?
Dinç Bilgin: Yayınlamamız çok büyük ayıp oldu. Yapmamamız lazımdı.
Dinç Bilgin:Çok zordu çünkü ipin ucunu kaçırmıştım.
Ali Bayramoğlu: Medya olmasa 28 Şubat olur muydu?
Dinç Bilgin: Medyanın askere karşı direnmesi söz konusu olmazdı. Genelkurmay başkanı başbakanı azarlardı, hatırlayın.
Ali Bayramoğlu: Medya ile genelkurmayın ilişkileri nasıldı.
Dinç Bilgin: Arada bir çağırır nazikçe uyarılarda bulunurlardı. Özkasnak'la tatsız bir konuşmamız da oldu.

MEDYADAKİ BÖLÜNMENİN ŞİFRELERİ
Ali Bayramoğlu: Basının teslimiyeti ne durumda şimdi.
Dinç Bilgin: Artık askeriler sadece askerlik yapacaklar. Gazeteciler gazetecilik yapacak. Benim yaptığım hesaplaşmayı yapan binlerce kişi var. Basında da iyi şeyler var artık. Çok seslilik var. Ama iyi gazetecilik yapılmıyor, bu üzücü. Bir de inanılmaz bir yarılma var. Her gelişmeye ne tavır alınacağı belli. Bunun tedavi olması gerek.
Ali Bayramoğlu: Değişime karşı olan ve taraf olanların bir desteklediği bir basın var demek doğru olmaz mı?
Dinç Bilgin: Tabi Doğan Grubu örneğin statükonun devamından yana oldular.
Ali Bayramoğlu: Doğan Grubu'nu nasıl değerlendiriyorsunuz?
Dinç Bilgin: Tiraj sorunları var, fazla gazete satamıyorlar. Nedeni de iyi gazete yapılmıyor...

DİNÇ BİLGİN'İN KAFASINDAKİ GAZETE
Ali Bayramoğlu: İki kutup basın var. Hükümete yakın olanlar ve kavgalı olanlar. Ama Taraf gazetesi küçük tirajıyla bir misyon gazetesi olabiliyor. Siz nasıl bir gazete düşünüyorsunuz?
Dinç Bilgin: Şimdiki gibi değil, farklı bir gazete düşünüyorum. İnsan hikayelerine odaklanan bir gazete Türkiye'de milyon satar.
Ali Bayramoğlu: Değişim gazetesi Kürt meselesine nasıl bakar.
Dinç Bilgin: Kendi halkına düşman gözüyle bakan bir gazete olmaz. Türkiye'de bu da yapılıyor.

TARAF SİZİN OLSA NE YAPARDINIZ?
Ali Bayramoğlu: Taraf bugün sizin ne olsa ne yaparsınız. Değişim gazetesi ile misyon gazetesi arasındaki farkı anlamak için soruyorum.
Dinç Bilgin: Taraf müthiş işler yaptı ama bir misyon gazetesi. Afrika'ya gidip kahramanca virüslere karşı savaşan doktor  ile hastanede normal şartlarda çalışan doktor aynı kefeye konabilir mi?
Ali Bayramoğlu: Peki neden bunları anlatıyorsunuz?
Söylediler, istediler konuştum. Siz de ben Neşe Düzel'le konuşurken siz aradınız mesela. Yani kapı kapı dolaşıp günah çıkartmak gibi niyetim yok.
Ali Bayramoğlu: İlerde gazete çıkartmayı düşünüyor musunuz?
Başka bir şey düşünmüyorum. Ama çok zor bir ihtimal. Yaşlandım da artık. Oğlum çıkartır ama. Sonuçta bu işi iyi biliyoruz. Gazete çıkartmak bizim işimiz. Tutmayan gazetemiz de olmadı. Gazetemin daha demokrat daha liberal ve vicdan sahibi bir gazete olmasını isterdim.
ÇOK OKUNANLAR
Yorumlar