Dedikoducu işte n'olcak?..

ADNAN BERK OKAN - POLEMİK

Reha Muhtar "dedikodu" yapmaya bayılıyor...
Canı gidiyor birilerine "dedikodu" üstünden çaksın diye...
Ve...

"Sevmediği ya da kendi görüşüne ters gelen meslektaşlarını veya tanınmış kişileri itibarsızlaştırmak için her türlü yalanı, riyakarlığı, pespayeliği ve haysiyetsizce saldırıyı 'haber' adı altında okurlarına ve izleyicilerine sunabiliyor...
Beğenmediği, çıkarlarına uymadığı, çatıştığı ve sindirmek istediği insanları, yalan haberlerle çamur atarak susturuyor ve seslerini çıkartamaz hale getiriyor..."

Girişteki ilk üç satır bana ait...
Yukarıda " "  içine aldığım "satırlar" ise Muhtar'ın ndan alıntı...
O bunları bir başka meslektaşı için yazıyor ama belli ki bilgisayarının ekranının arkası simli ve "ayna" olarak da kullanılabiliyor...
Çünkü...
Dün geceki Telegol'de bizzat "dedikodu" olduğunu itiraf ettiği çamurları isimlerini açıkça verdiği değerli kişilerin üzerine sıçrattı...

Kimse, kimseyi sevmek zorunda olmadığı gibi saygı duymakla da yükümlü değil...
Ama herkes, aksi yargı kararıyla tescil edilmediği sürece insanların şeref ve onurlarını titizlikle korumaya "Mecbur"...
Hatta bir insan yargı kararıyla bir suçtan hüküm giyse bile söylenecek tek söz, mahkûm olduğu suçun türüdür...
Bu nedenle Reha Muhtar sevmese ve hatta nefret etse de insanların onurlarını ve haysiyetlerini korumaya "Beş kere mecbur" dur...
Zira o bir gazetecidir..
Zira o etkin bir gazetede köşe sahibidir...
Zira o kavgalarıyla ünlü olsa da bir TV kanalında yorumcudur...
Yani...
Sıradan bir kişinin yalanı sadece 5-10 kişiye ulaşırken onun attığı iftiralar yüz binlerce yurttaşın kulağına ve gözlerine hitap ediyor...
Ve...
Mutlaka birilerini olumsuz etkiliyor...
Dedikodu yaparak iftira ettiği insanlar için "kötü" düşünülmesine sebep oluyor...

Reha Muhtar bu defa kimleri mi suçladı?..
İsim vermek istemiyorum...
Ama çok yakında o kişilerin Reha Muhtar hakkında hem "Ceza" ve hem de "Hukuk" davası açacaklarından eminim...

Hatırlayın lütfen...
Bir zamanlar Cem Uzan ve eski eşi hakkında olmadık "dedikodular" yaptığı için kendisini eleştirdiğimde "ben gazetecilik yapıyorum" çarşafına bürünüyordu...
Ama...
Kendi eşini iki çocuğuyla birlikte sokağa bıraktığını "haber" yapan neslektaşlarına "yalancı" diye haykırıyordu...
Ve en son dün gece, futbol dünyasının yakından tanıdığı iki kişiyi "hayasızca" ve "dedikodu" olduğunu itiraf ederek karalamaktan da (hiç) utanmışa benzemiyordu...

[email protected]