Çeşitli yazarlara Salih Tuna’dan güzelleme(!)ler!..
Ergun Babahan’ın “pırasa bıyıklı” diye övdüğü(!), yakın çevresindeyse Burberry’den başka elbise, palto, fötr şapka giymeyişi yüzünden
GAZETECİLER.COM
Salih Tuna kimi köşe yazarlara “güzelleme” yapmış bugün…
Kimlere mi?..
Meselâ, Ergun Babahan’ın “pırasa bıyıklı” diye övdüğü(!), yakın çevresindeyse Burberry’den başka elbise, palto, fötr şapka giymeyişi yüzünden "Beriberi Oktay" dediği Oktay Ekşi’ye…
Meselâ; kemani Bekir Bey’e…
Soyadı “Coşkun” olanına…
Yine meselâaaa…
Gece yarısı dostlarının kafalar iyileştirildikten sonra, “Nişantaşı İmamı” diye takıldıkları Ahmet Hakan’a..
Neler mi yazmış?..
O halde lütfen okuyun…
Yürü abi gidelim!
Bugünkü yazı yolculuğumuz tabiri caizse "parça tesirli" olacak. Yani, aynı mevzu etrafında dönüp dolaşmayacak, kafamıza göre takılacağız.
Muhabbetimizin "parçalı" olacağı kesin de, "tesirli" olacak mı, orasını bilemem. Buna siz karar vereceksiniz artık.
TEK KİŞİLİK SOYKIRIM: Bir insan sırf ırkından dolayı bir insanı öldürüyorsa, tek kişilik de olsa "soykırım" yapıyor demektir.
Irkçılık bu kadar müstekreh sapkınlıktır işte.
Bir insan sırf kendi ırkından birileri suç işlediği için (işlemediği suçtan ötürü) mahkum edilmek isteniyor, mesela, alnına "soykırımcı" lekesi sürülmek isteniyorsa, bu da en azından itibari "soykırımdır."
Kıymet hükmümüz bundan ibarettir.
Gerisi propaganda; rakamlar, arşivler falan...
* * *
OKTAY EKŞİ İNSANI: Hürriyet gazetesinin başyazarı, ABD Temsilciler Meclisi Dış İlişkiler Komisyonu'nda oylanan "soykırım" tasarısının 23'e 22 sonuçlanmasının faturasını "van minut"e kesmiş.
Hazretin kavlince maç, bir sıfır olsun bizim olsun yeter ki.
Bir tasarının yirmi yıldır kölesi olmuşuz ne gam!
Daha kaç yirmi yıl jeopolitiğimizi, müttefikliğimizi, askerlerimizi, İncirlik üssümüzü pazarlayacağız?
İsrail'in ABD'deki lobilerine diz çöküp daha kaç yıl "aman dilenecek", milyon dolarlarımızı rüşvet vereceğiz?
"Yetti gayri, bu tezgaha bir son verelim!.." neden demiyor Oktay Ekşi insanı?
Bu "soykırım tezgahına" neden isyan etmiyor?
Neden "Yemişim lan tasarınızı (...)ler; geçirirseniz de adisiniz, geçirmeseniz de..." diyemiyor?
Terbiyesi elvermediğinden mi?
Öyle olsaydı, "Doğduğu yere kadar kovalayacağım..." diyerek Ergun Babahan'a küfür etmezdi.
* * *
VAH BEKİR COŞKUN VAH: Eskisi kadar sık olmasa da arada bir bakıyorum Habertürk'teki yazılarına.
Maalesef eski performansından çok uzaklarda.
Emin Çölaşan da öyle.
Hadi Uluengin gibi birkaçı müstesna, belki de, Hürriyet gazetesi yazarlarının böyle bir özelliği var; ortamlarının dışında yapamıyorlar; siyam balıkları gibi.
Ahmet Hakan için yazdıklarını ise lütfen tıklayarak okuyun…
