Cengiz Çandar
Başbakanlar eğer ülke demokrasi ise mutlaka seçimle o makama gelmiş insanlardır...
Cengiz Çandar'ın Başbakan Erdoğan'ın Gezi Parkı ve Suriye politikalarına yönelik eleştirilerine destek verdiğimi bu köşenin sürekli okurları hatırlayacaklardır...
Ama benim verdiğim destek görüşlerine, fikirlerine...
Küfür ve hakaretlere asla değil...
Ama bugün çok ayıp ediyor Çandar...
Hem de açıkça, kamuoyunun gözleri önünde "ayıp" ediyor...
Çünkü…
Başbakanlar eğer ülke demokrasi ise mutlaka seçimle o makama gelmiş insanlardır...
"Siyaset" yapmak işleridir...
Sıradan insanlar ve hatta biz gazeteciler bile verdiğimiz bir sözden cayar ya da bir konuda haklı olduğumuzu ısrarla savunduktan sonra birden dönüş yapar dün "Ak" dediğimize bugün "kara" dersek tükürdüğümüzü yalamış oluruz...
Meselâ…
Kısa bir süre öncesine kadar “AK Parti” diye yazarken; başbakana öfkelenip birden “AKP” diye yazan bir meslektaşımız için “Tükürdüğünü yalıyor” diyebiliriz…
Örnek mi?...
Cengiz Çandar meselâ…
Girin arşive bakın…
Asla “AKP” yazmıyor, “AK Parti” diyordu…
Son zamanlarda ise “AKP” şeklinde yazıyor…
Yani…
Seçilmiş başbakanlar, yani bulundukları makamı mesleklerinin "siyaset" olmasına borçlu olanlar tükürdüklerini yalamazlar...
Onlar "şartların gereklerini yerine getirirler"...
Yani Cengiz Çandar'ın Başbakan Erdoğan için “tükürdüğünü yaladı” demesi ayıptan bile daha ayıp…
Kaldı ki…
Özerk Merkez Bankası’nın faizleri yükseltmesi, yani daha önceki görüşlerinden dönüş yapması yadırganacak, “tükürdüğünü yalama” olarak kabul edilecek bir eylem değil…
İşinin gereği…
Buna rağmen “ben faizlerin artmasından yana değildim ama Merkez Bankası özerktir, karışmam” demesi alkışlanacak bir olgunluk sayılmak gerekirken “tükürdüğünü yaladı” şeklinde tanımlanması Cengiz Çandar’a kaybettirdi…