Can Dündar
"Ya son ses de susturulana dek susacaklar ya da pusuya yatmış bir kent gibi, sessizliklerini biriktirip büyük bir ses doğuracaklar."
GAZETECİLER.COM - "Bildiğim şu ki; çaresizliğin ipinde sallanan yoksul annelere, çadırda uykusunda yanan sigortasız işçilere, içeride kanıtsız çürüyen esirlere, sözü kelepçesine dönüşmüş gazetecilere bakarken, nereden geldiği belirsiz bir “tıp” sesiyle dondurulmuş gibi susuyor kitleler...
Tarih, bu tür ağır suskunlukların sonraki sayfasını iki türlü yazıyor:
Ya son ses de susturulana dek susacaklar ya da pusuya yatmış bir kent gibi, sessizliklerini biriktirip büyük bir ses doğuracaklar."
Can Dündar bugün köşesinde ilginç bir yazıyla güne damgasını vurdu. Çok konuşulacak bir yazı değil belki ama pek çok insanın içinden geçenleri köşesine taşımış.
Dündar bu dokunaklı yazıyla günün yazarı olmayı haketti.
Tarih, bu tür ağır suskunlukların sonraki sayfasını iki türlü yazıyor:
Ya son ses de susturulana dek susacaklar ya da pusuya yatmış bir kent gibi, sessizliklerini biriktirip büyük bir ses doğuracaklar."
Can Dündar bugün köşesinde ilginç bir yazıyla güne damgasını vurdu. Çok konuşulacak bir yazı değil belki ama pek çok insanın içinden geçenleri köşesine taşımış.
Dündar bu dokunaklı yazıyla günün yazarı olmayı haketti.