MEDYA KÖŞESİ

Çamlıca'ya camiye bir itiraz da Fehmi Koru'dan

Muhafazakar aydınlar arasında yaşanan Çamlıca'ya cami tartışmasında Fehmi Koru da safını belli etti...

Çamlıca'ya camiye bir itiraz da Fehmi Koru'dan
GAZETECİLER.COM
Hükümetin Çamlıca tepesine görkemli bir cami yapma kararı alması muhafazakar aydınlar arasında ilginç bir tartışmanın da kapısını aramalıştı. İslam kültürü nasıl bir mimari dili temsil eder sorusuna yanıt arayan tartışmaya Fehmi Koru da dahil oldu.

Zaman yazarı Ahmet Tuan Alkan ve Bugün yazarı Ahmet Taşgetiren arasında çarpıcı bir polemiğe konu olan camii tartışmasında Fehmi Koru da safını seçti. A. Turan Alkan'ın tutumuna yakın bir yaklaşımla "Çamlıca’da yeni bir camiyle o silueti farklılaştırmaya gerek var mı? Her tepeye illâ cami yapılacak diye bir şart olduğunu sanmadığım için bunu soruyorum" dedi.

İşte Koru'nun "Tepeler bazen tefekkür içindir" başlıklı yazındaki ilgili bölüm:

Sözün nereye geleceğini sanıyorum anladınız: Çamlıca tepesine inşa edilmesi projelendirilen cami... Camiye hayat vermesi için seçilmiş mimarın gazetelere yansıyan görüşleri, eğer proje üzerinde ısrarlı olunursa, şimdiye kadar görülenlerden daha vahim bir sonuçla karşılaşabileceğimizi düşündürüyor.

Göğsümüzü kabartan selâtin camiler, ismi üzerinde, dönemin devlet adamlarının arzuları ve ilgileriyle hayata geçmişti; hazine-i hassasından insanların ibadethane ihtiyaçlarını karşılayan sultanların izinde, bugünün devlet adamları da masraflarını ceplerinden karşılayarak cami yaptırabilirler elbette... Tek bir şartla: Onların damgasını taşıyacak cami işlenegelen mimari cinayetleri sona erdirecekse... Yoksa gözlerimizi bozan, içerisine girme hissi uyandırmayan, içindeyken bir an önce dışarı çıkmaya bakacağımız yeni bir camiye ihtiyaç yok...

Yapılması düşünülen caminin hacmi ve büyüklüğü de önemli. ‘Devasa mekân, öncekilerden daha büyük kubbe’ veya ‘hepsinden daha çok minare’ türü tanımlarla ifade edilen ‘şey’ sonunda devasa bir başarısızlık da doğurabilir. Sultanlar küçük ölçekte denemedikleri mimarlara dev projeleri emanet etmezlerdi. Çamlıca Camii’ni inşayla görevlendirmeden önce, bu iş için kollarını sıvayan mimarı, mütevazı bir kenar mahalle mescidiyle sınamak akıllıca olabilir.

Çok büyük ölçekli bir hayal kırıklığı yaşanmak istenmiyorsa...

Mazur görün, sormadan edemeyeceğim: İstanbul’un silueti Osmanlı döneminin güzel camileriyle muhteşem; Çamlıca’da yeni bir camiyle o silueti farklılaştırmaya gerek var mı? Her tepeye illâ cami yapılacak diye bir şart olduğunu sanmadığım için bunu soruyorum.

Bu yazıyı Çamlıca tepesine fazla uzak olmayan bir tefekkür mekânında yazdım.


Yazının tamamı için
ÇOK OKUNANLAR