Bu terbiyesizliği ancak Serdar Turgut yapar
Doğru söze ne denir ki... Serdar Turgut zorunlu yazısında diyor ki...
GAZETECİLER.COM - "Yazarımız acil durum nedeniyle veterinere gittiği için bugünkü yazısını yazamamıştır."
Habertürk'te dün yayınlanan bu not Serdar Turgut'a "yazı günü olmamasına rağmen" yazı yazdırttı.
Çünkü yazdığı not farklı reaksiyonlar buldu.
Baştan belirtelim. O notu Serdar Turgut yazmış.
"Habertürk editörlerin günahı yok" diyor. Biz de zaten öyle düşünmüştük. Habertürk'te böyle muhteşem espriler(!) yapacak yetenekte editör ne gezer.
Bir de diyor ki:
"Bu tür bir terbiyesizliği ancak ben yapabilirim"...
Doğru söze ne denir ki...
Sözü uzatmayıp, Serdar Turgut'un 'zorunlu yazısını" aktaralım sizlere.
"Bugün yazı günüm değildi ama... DÜN köşemdeki not bazı yanlış anlamalara yol açtı. Bunun benim için sürpriz olduğunu söylersem yalan söylemiş olurum. O notu yazmadan önce böyle bir yorumun olacağını tahmin etmiştim. Ancak okuyucularımın ve gazeteci arkadaşlarımın artık benim kendimle alay eden mizah türüme alıştıklarını ve o notu yadırgamayacaklarını düşünmüştüm.
O TERBİYESİZLİĞİ BEN YAPARIM
İnternette bazı yorumlarda gazetenin editörlerini suçlayan düşünceler vardı. Editörler arasında benim hayvan olduğumu düşünenler varsa -ki mutlaka vardır, olmasa ben kendimden şüphe ederdim- bunu böyle kaba bir şekilde ifade etmeyecek kadar naziktir arkadaşlar.
Hem sonra o kadar kıdemim, yıllarımı bu işe vermişliğim var; arkadaşların hepsi benden genç, bunu yapmayı bir terbiyesizlik olarak görürler. Bu tür bir terbiyesizliği ancak ben yapabilirim, onu da kendim hedef olduğunda yaparım.
GERÇEKTEN VETERİNERE GİTTİM
Görmeyenler için tekrar yazayım, dünkü köşemde şöyle bir not yazmıştım: "Yazarımız acil durum nedeniyle veterinere gittiği için bugünkü yazısını yazamamıştır."
Ayrıca hakikaten de veterinere koşmuştuk. Geçen yıl bizim ailenin hayvanlar konusunda hayli üzüldüğü bir yıl oldu. (...) Evde bir tek neredeyse insan yaşıyla 90'ına gelmiş bulunan kedimiz Silvester kaldı. Biz onca olaydan sonra onunla ilgili çok duyarlı olduk. Biraz hastalanınca hemen önceki gün olduğu gibi veterinere koşuyoruz. Hem önceki gün aynı veterinerde bu defa bizi yeni minik köpeklerimiz de bekliyordu, onları da almak zorundaydık. Yazıyı bu nedenle yazamadım, yani açıklamam tamamen gerçeği yansıtıyordu.
Habertürk'te dün yayınlanan bu not Serdar Turgut'a "yazı günü olmamasına rağmen" yazı yazdırttı.
Çünkü yazdığı not farklı reaksiyonlar buldu.
Baştan belirtelim. O notu Serdar Turgut yazmış.
"Habertürk editörlerin günahı yok" diyor. Biz de zaten öyle düşünmüştük. Habertürk'te böyle muhteşem espriler(!) yapacak yetenekte editör ne gezer.
Bir de diyor ki:
"Bu tür bir terbiyesizliği ancak ben yapabilirim"...
Doğru söze ne denir ki...
Sözü uzatmayıp, Serdar Turgut'un 'zorunlu yazısını" aktaralım sizlere.
"Bugün yazı günüm değildi ama... DÜN köşemdeki not bazı yanlış anlamalara yol açtı. Bunun benim için sürpriz olduğunu söylersem yalan söylemiş olurum. O notu yazmadan önce böyle bir yorumun olacağını tahmin etmiştim. Ancak okuyucularımın ve gazeteci arkadaşlarımın artık benim kendimle alay eden mizah türüme alıştıklarını ve o notu yadırgamayacaklarını düşünmüştüm.
O TERBİYESİZLİĞİ BEN YAPARIM
İnternette bazı yorumlarda gazetenin editörlerini suçlayan düşünceler vardı. Editörler arasında benim hayvan olduğumu düşünenler varsa -ki mutlaka vardır, olmasa ben kendimden şüphe ederdim- bunu böyle kaba bir şekilde ifade etmeyecek kadar naziktir arkadaşlar.
Hem sonra o kadar kıdemim, yıllarımı bu işe vermişliğim var; arkadaşların hepsi benden genç, bunu yapmayı bir terbiyesizlik olarak görürler. Bu tür bir terbiyesizliği ancak ben yapabilirim, onu da kendim hedef olduğunda yaparım.
GERÇEKTEN VETERİNERE GİTTİM
Görmeyenler için tekrar yazayım, dünkü köşemde şöyle bir not yazmıştım: "Yazarımız acil durum nedeniyle veterinere gittiği için bugünkü yazısını yazamamıştır."
Ayrıca hakikaten de veterinere koşmuştuk. Geçen yıl bizim ailenin hayvanlar konusunda hayli üzüldüğü bir yıl oldu. (...) Evde bir tek neredeyse insan yaşıyla 90'ına gelmiş bulunan kedimiz Silvester kaldı. Biz onca olaydan sonra onunla ilgili çok duyarlı olduk. Biraz hastalanınca hemen önceki gün olduğu gibi veterinere koşuyoruz. Hem önceki gün aynı veterinerde bu defa bizi yeni minik köpeklerimiz de bekliyordu, onları da almak zorundaydık. Yazıyı bu nedenle yazamadım, yani açıklamam tamamen gerçeği yansıtıyordu.
