Adnan Berk Okan'ın Gazeteciler.com'daki son yazısı Yiğit Bulut'la ilgiliydi. O yazısında, Kenan Tekdağ'a hitaben şöyle diyordu :
- Yiğit'i durdurun!
Durdurmak!
Bir patron, yanında çalışan birini nasıl durdurabilir?
Ya kovacak ya da kulağını çekecek öyle değil mi?
***
Hayır!
Bir gazeteci, sebep her ne olursa olsun, bir gazeteciyi patronuna şikayet etmemeliydi!
Bir gazeteci, bir meslektaşını durdurmak için, patronunun kapısını çalmamalıydı!
Yiğit Bulut, bunu yapabilirdi!
Yaptı da!
Habertürk'deki köşesinden MNG'nin patronuna aleni bir şekilde şantaj yaparak, meslektaşı Candaş Tolga Işık'ı işinden etti!
Osman Gökçek'i telefonla arayarak, bir başka meslektaşının (ben) birgün sonra başlayacak televizyon programını iptal ettirdi. İstediği olunca da, köşesinden Osman'ın ne büyük işler başardığını yazıp, teşekkür etti!
Büyük bir kurumun Genel Müdürü' nü arayarak, "Bunlara reklam verme, yukarısı rahatsız oluyor!" tehdidinde bulundu. Tabii ki o Genel Müdür, tehdit ve şantaja boyun eğmeden yoluna devam etti!
***
Yiğit'le karşılıklı davalıyız!
Habertürk'deki köşesinde "Bir köpek aldım, adını Hadi koydum!" diyebilecek kadar şirazeden çıkmasına rağmen, Adnan Berk Okan'ın "Yiğit'i durdurun" sözü yine de beni rahatsız etti. Kenan Tekdağ'a hitaben yazılan yazının bu bölümünün yayımlanmasına, bana yapılan bütün kötülüklere rağmen, gönlüm razı olmadı!
Adnan Bey de, özgürlüğünden taviz vermedi. Yazısının tamamını yayından çekti ve yollarımız ayrıldı....
Dostluğumuz elbette baki...
***
Bir hafta ya da on gün geçti, Yiğit'i durdurdular!
Pardon kovdular!
İşinden olan bir gazetecinin arkasından sevinç çığlıkları atılmasını doğru bulmuyorum.
Yiğit, kovulan ne ilk, ne de son gazeteci!
Piyasada işsiz gazeteci ordusu var!
Ama Yiğit kovulunca, her ne hikmetse herkes bayram etti!
Twitter kutlama mesajlarıyla dolup taştı!
Neden?
Dünyada bu kadar nefret edilen bir başka gazeteci var mıdır acaba?
Yiğit ne yaptı da, bu kadar nefret edilen biri oldu?
***
Ben söyleyeyim...
Yemek yediği kaba pislediği için...
Dün aynı sofrada oturduğu Doğan ailesinin mahremini köşesine taşıdığı için...
İkbali için, değerlerini yitirdiği için...
İnsanlara insanca davranmadığı için...
Çalışanlarına köle muamelesi yaptığı için...
Yüzlerce insanı sokağa terkettiği için...
Meslektaşlarını, şantaj ve tehdidle işinden ettiği için...
Ve en önemlisi, bir gazeteci gibi değil, bir silahşör gibi yazdığı için...
Bir de şey var, Başbakan'a şey... ( O sözü yazamıyorum çünkü o sözden ötürü davamız sürüyor!)