POLEMİK

BirGün'den Nagehan Alçı'ya çok sert yanıt!

"Dört Bir Taraf"ın ağzına geleni akıl ve mesleki ahlak ölçülerini hiçe sayarak boşaltan tarafının çoktan kapanmış bir konuyu yeniden gündeme getirmesi, pislik biriktirip fırsat buldukça BirGün'ün üzerine boca ediyor!"

BirGün'den Nagehan Alçı'ya çok sert yanıt!
GAZETECİLER.COM - CNN Türk'te Dört Bir Taraf isimli programda Enver Aysever ile tartışırken, Aysever'in de yazdığı BirGün gazetesinin Hrant Dink'i Ermeni kimliğini ön plana çıkarttığı için işten çıkarıdığını iddia eden Nagehan Alçı'ya BirGün'den çok sert yanıt geldi.

Gazetenin genel yayın yönetmeni Doğan Tılıç, "Alçaklıkta sınır yok" başlıklı yazısında 
"Dört Bir Taraf"ın sola küfrü varlık nedeni haline dönüştürmüş kadını, şimdi de "Hrant Dink Birgün gazetesinden Ermeni olduğu için çıkartıldı" demiş." diye başladığı yazısında şöyle devam etti:

PİSLİK BİRİKTİRİP FIRSAT BULDUKÇA...

"Dört Bir Taraf"ın ağzına geleni akıl ve mesleki ahlak ölçülerini hiçe sayarak boşaltan tarafının çoktan kapanmış bir konuyu yeniden gündeme getirmesi, pislik biriktirip fırsat buldukça BirGün'ün ve onun bağlamıyla solun üzerine boşaltma alışkanlığının devamı.

Ancak, madem açıldı, o dönem benim de üyesi olduğum Yayın Kurulu'nda konuşulduğu ileri sürülen iddiayı bir kez daha ele alalım.

BU İDDİAYI DUYAN NEDEN TARAF'A GEÇENE KADAR SUSTU

Yayın Kurulu üyesi olmayan C. Ertem "Atın bu Ermeni'yi" denildiğini kimden duydu, bilmiyorum. Duyduğu anda neden söyleyenlerin yüzüne tükürüp çıkmadı da, Taraf'a geçene kadar sustu, bunu hiç anlayamıyorum.

(...) Yayın Kurulu üyelerinden Saruhan Oluç, Taraf'ta bir yazı yazarak, tarihini net olarak anımsamadığı bir toplantısında geçen tartışmayı şöyle aktardı:

"Her gazete ya da dergide olduğu gibi, o dönemde BirGün Yayın Kurulu içinde de çeşitli tartışmalar, anlaşmazlıklar yaşanıyor, hatta belki de yerleşik ve oturmuş gazetelerden daha fazla çatışmayla yüz yüze kalınıyordu. Bir veya iki yayın kurulu toplantısında, köşe yazarları ile ilgili konuşmalarda Hrant Dink ve Muhsin Kızılkaya'ya, sürekli etnik kimlikler ile ilgili konuları ele almalarından dolayı, gazetede yazı yazdırılmaması önerisi yapıldı. Ancak bir Yayın Kurulu üyesinin bu önerisi, benim de içinde bulunduğum çoğunluk tarafından uygun bulunmayarak kabul görmedi. ... Hem o günkü hem de bugünkü görüşüme göre, bu öneri esas itibariyle bir siyasal anlayıştaki yanlıştan kaynaklanıyordu, yoksa kişilerin etnik aidiyetlerine yönelik bir nefretten değil."

ALÇAKLIK DEĞİLSE NEDİR? 

Hal böyleyken, hala "Hrant BirGün'den Ermeni olduğu için atıldı" türü iddialar ileri sürmek alçaklık değilse nedir?

İddia ilk dillendirildiğinde şunu yazmıştım: "Bu söz benim yanımda söylense ve buna anında tepki göstermeseydim kendimi ahlaken düşkün sayardım. Söylendiğine tanık olmayıp birilerinden duysam, Hrant'ın da duymuş olacağını ve o güzel insanın hakkında böyle ırkçı-şoven laf edilen bir yerde duracak kadar belkemiksiz olmadığını anımsardım. Bir dönem içinde olduğum bir yapı hakkında, ben içindeyken olmuş (!) bu denli vahim bir olay karşısında o zaman susup, şimdi kusmayı da hem daha büyük bir ahlaki sorun hem de Hrant'a saygısızlık sayardım."

Yani; bunu duyan, duyduğu yerde durmaya devam eden ve ancak başka bir gazeteye geçtiğinde dillendiren insan nasıl bir ahlaki düşünlük içindedir? O duyduğuna göre, Hrant duymamış mıdır? Hrant kendisine böyle laflar edilen yerde yazmaya devam edecek bir adam mıdır?

O UCUZLUKTA HİÇ BİR LAFIM YOK

2008'de kapanmış tartışmayı şimdi TV ekranına taşıyana ise, söyleyecek ucuzlukta hiçbir lafım yok! Genel bir tepki olarak, başlığı tekrar edeyim."

ÇOK OKUNANLAR