MEDYA KÖŞESİ

Birand'dan öteki mahalleye zeytin dalı

Mehmet Ali Birand, üst üste itiraflarda bulunduktan sonra şimdi de öteki mahallenin medyasına seslendi.

Birand'dan öteki mahalleye zeytin dalı
GAZETECİLER.COM -  Mehmet Ali Birand, önce köşesinde "darbecilik merkez medyanın genlerinde var" diye yazdı. Ardından "askeri darbe yapması için hep laik kesim kışkırttı" itirafında bulundu.

Her ikisi de medya gündemine bomba gibi düşen bu yazıları bugün de Posta gazetesindeki köşesinde Öbür medya da, bizim hatamıza düşmemeli başlıklı 3. yazı takip etti.

Bu kez Birand itirafçılıktan "deneyimli ağabey" konumuna geçiyor ve "ötekimedyaya" tavsiyelerini sıralıyor... İşte yazıdan bölümler:

"Dikkat ediyorum geçmişin acıları ve kuşkuları da henüz sönmüş değil. Bizler zamanında nasıl sorgusuz sualsiz askeri destekledikse, onlar da bugün iktidarı sorgusuz sualsiz destekliyorlar. Bizim yaptığımız hataların bugün karşı mahallede tekrarlandığını görüyorum.

Aynı linçler, aynı ön yargılar ve abartılı manşetler. Daha ç

TWİTTER'DAN DERT YANDI
Mehmet Ali Birand, "darbe itirafçısı"
olunca camiasından sert tepkiler almış.
Bunu twitterdan şöyle aktardı:

*3 gündür benim de dahil olduğum laik kesimin eski darbelerdeki rolünü tartışıyorum. kimseyi suçlamıyorum. sadece tespitte bulunuyorum.
*Ancak maşallah benim en yakın laik meslektaşlarım olsun dostlarım olsun atmadıkları pislik kalmıyor. *Gerçeklerden bu kadar çok korkmalarına bir anlam veremiyorum. Söylediklerimin hangisi yanlış bana yazsınlarda tartışalım.

ok ideolojik bir gazetecilik yaklaşımının örnekleri sergileniyor. Oysa 8 yıldır iktidar olan, tüm engelleri aşıp yerini sağlamlaştırmış bir Recep Tayyip Erdoğan'ın artık bu tip yaklaşımlara ihtiyacı olmaması gerek.


(...) Özetle, gelin hep birlikte bir "orta yol " bulalım.

Ne körü körüne yıkıcı abartılı muhalefet yapalım, ne de Başbakan'a şirin görünmek için çaba harcayalım.

Unutmayalım ki, başbakanlar, Genelkurmay başkanları gelip gidiyorlar, ancak medya kalıyor.

Hiç değilse biraz da olsa ortak etik değerlere yeniden sahip çıkalım. Sonradan da dizimizi dövmeyelim."