ANALİZ

Bir Allah biliyor bir de O...

Türkiye medyasında (eski merkezde) ilk defa başörtülü kadın köşe yazarı istihdam eden gazetenin

Bir Allah biliyor bir de O...
ADNAN BERK OKAN

Bana diyorlar ki, "sevgide de nefrette de çok cömertsin!"..
Neden mi öyleymişim?..
"Sevdiğimi" ya da "tuttuğumu" tam tutuyor, "taktığıma" da tam takıyormuşum...
Kim bilir?..
"Belki de doğrudur" dediğimde (ben inanmam) burçlara inananlar "tipik akrep" olduğumu söylüyorlar...

Bu kadar "giriş" yeter...
Serdar Turgut "sevdiklerimden"...
Ya da dostların söylemiyle, "tuttuklarımdan"...
Evet...
Ama...
Sorun bakalım neden?..

Ve ben de "çünkü" deyip anlatmaya başlayayım...

Serdar alışıldığın dışında "samimi"...
Serdar, alışıldığın dışında "dürüst"...
Benim ilk gençliğimde "samimi dindarlar" ile "samimi Sosyalistler" çok dürüst olurlardı...
Galiba bugün de öyle...
Serdar "samimi Sosyalist"lerden...
Ben onu "samimi Liberal" olarak tanımlıyorum...
Ama...
Benim tanımlamam sanırım onun halen Sosyalist olduğu gerçeğini değiştirmiyor...


Bugün Gazete HT'de başlığı altında yayımlanan makaklesinin neredeyse "her cümlesinde samimiyet" var...
Dürüstlük...
Açıklık...
Liberallik...
Gazetecilik var...

Birçoğunuz hatırlamazsınız...
Ama...
Türkiye medyasında (eski merkezde) ilk defa başörtülü kadın köşe yazarı istihdam eden gazetenin (AKŞAM) genel yayın yönetmeniydi Serdar...


Bu çok önemli hatırlamayı yaptıktan sonra Serdar'ın makalesinden bir alıntı sunayım...
Bakın ne diyor:

........ merkez medyadaki gazeteler arasında türbanlı kadın fotoğrafı kullanılmaması yolunda bir yazılı anlaşma var, bunun öyle gizli toplantılarda, gizli konuşmalarda alınan bir karar olduğunu zannetmeyin.
Mesele çok daha basit. Merkez medyanın gazetelerinde birinci ve arka sayfalarda seksi kadın fotoğrafı kullanılması neden neredeyse mecburiyse, türbanlı kadın fotoğrafı olmaması da aynı nedenlere dayanmaktadır.
Ve bütün bu davranışın temelinde son derece soğuk, acımasız bir ekonomik gerekçe vardır.
Reklamverenler, gazete modern bir algı yaratmadığında ona fazla reklam vermek istemezler. Bir gazeteye modern bir algı vermenin en direkt yolunun özellikle birinci ve arka sayfalarda seksi kadın fotoğrafı olduğu düşünülür. Bunun diğer bir boyutu da şudur: Gazetede türbanlı kadın fotoğrafının olmasının o gazetenin modern algısını bozacağı ve gazetenin toplam algısını aşağıya çekeceğini düşünürler.
Bu iş ilk önce Hürriyet Gazetesi'nde başlamış, daha sonra Sabah Gazetesi'yle de sürdürülmüştür. Yani Ahmet Kekeç tespitinde temelde haklıydı, ama tespiti sadece eksik kaldı.
Çünkü o gazetelerden yayılan ideoloji bütün merkez medyayı sardı.
Gazetelerden sonra televizyon kanalları da aynı ideolojiyle düşünmeye başladılar. İşte bu yüzden dizilerde türbanlı kadın aynen gazetelerde neden yoksa işte o nedenle görülmüyor.

Ertuğrul Özkök veya Ahmet Hakan'ın aynı konuda yayımlanan makalelerinde asla böyle bir gerekçeler bütünü okumadınız...
Okuyamazsınız da...
Çünkü bu "gerekçeler bütününü"nü yazabilmek için "samimiyet" gerekiyor...
Patrondan ve genel yayın yönetmeninden...
Ve...
Reklâmverenden korkmamak gerekiyor...
Yani...
Gerçek bir "Sosyalist Ahlâkı" lâzım...

Ya da "gerçek bir dindar ahlâkı"...
Bu ikisi olmadı mı; "dürüstlük" bir gösteriden ibarettir...

[email protected]
ÇOK OKUNANLAR