MEDYA KÖŞESİ

'Ben bu fili neresinden tutayım?'

Sitesinde gazeteciliğin ruhuna dua edecek kimse bile kalmadı yazan Nuran Yıldız, bakın eleştirisini nasıl dile getirdi:

'Ben bu fili neresinden tutayım?'
GAZETECİLER.COM -  "Reyhanlı'daki bombalar için medya yasağı hakkında neden bir şey yazmıyorsunuz?" sorusu üzerine iletişim bilimci Nuran Yıldız, kişisel blogunda Türkiye'de gazeteciiliğin durumu hakkında sert eleştiriler içeren bir yazı kaleme aldı.

Sitesinde "körlerin fili tuttuğu yere göre tarif ettiği" metaforundan yola çıkarak, gazeteciliğin ruhuna dua edecek kimse bile kalmadı yazan Nuran Yıldız, bakın eleştirisini nasıl dile getirdi:

OKUR HAKLI SORUYOR: NEDEN YAZMIYORSUNUZ?

"Okur haklı, soruyor: "Reyhanlı'daki bombalar için medya yasağı hakkında neden bir şey yazmıyorsunuz?" Tuhaf tuhaf soruya bakıyorum.


Medya yasağına gelene kadar! Türkiye'de gazetecilik öldü ve kimse bunu yüksek sesle söylemiyor.

Gazetecilik etiğinin içi boşaldı.

Gazetecilik kavramları elbirliğiyle mezarlarına yerleştirildi, toprağı örtüldü.

Gazeteciler, halkın haber alma özgürlüğünü gerçekleştiren aracılık işini terk etti, kendileri doğrudan fail (yapan/eden) oldular.

Failler ikiye ayrıldı: Soytarılar ve katliamcılar! İkiye ayrılınca onlar iki de sonucu oldu: Bir, neyse ki onları adam yerine koyan yok, iki, onların dışında kalanların da gazetecilik yapmasına olanak yok.

HEP BİRLİKTE RUHUNA DUA DA EDEMEYİZ

Hep birlikte gazeteciliğin ruhuna dua edelim bile diyemiyorum çünkü ne onlar için dua etmek isteyecek birileri var, ne de "iyi bilirdik" diyecek üç kişi!

Türkiye'de gazetecilik, ABD'de avukatlığın düştüğü en muteber olmayan işler listesine girmiştir.

Kim neden oldu? Nasıl oldu? Soruları artık abzürtlük noktasındadır, söz söylemek de vakit kaybıdır."


Nuran Yıldız'ın yazısının tamamını okuyabilirsiniz.