MEDYA KÖŞESİ

BDP'liler Altaylı'yı neden güldürdü?

Altaylı "PKK dediğiniz aslında PAÖ. Yani Abdullah Öcalan Partisi. Gerisi lafügüzaf." tespitini yaptı ve neden güldüğünü anlattı

BDP'liler Altaylı'yı neden güldürdü?
GAZETECİLER.COM - Fatih Altaylı bugün köşesinde İmralı'ya gidip Öcalan ile görüşen BDP'lileri yazdı. "Bugünlerde olan biteni izleyip çok eğleniyorum. Çok gülüyorum." diye başladığı yazısında Altaylı "PKK dediğiniz aslında PAÖ. Yani Abdullah Öcalan Partisi. Gerisi lafügüzaf." tespitini yaptı.

Ardından köşesinde İmralı'ya giden BDP'lilerin konuşmalarını "tuluat" olarak yorumladı. İşte Altaylı'nın satırlarıyla yaşanan sürecin analizi:

TEKE TEK'DE BDP'Lİ ALTAN TAN'I
KONUK ETTİ
BDP'li Tan'dan yayında çarpıcı açıklama!

Fatih Altaylı'nın dün Habertürk TV'de yayınlanan Teke Tek programında konuğu BDP'li Altan Tan'dı. 

Altaylı'nın sorularını yanıtlayan Tan, şunları anlattı:

"Öcalan bu dönemde her türlü riski alarak, çabayı göstererek, elini taşının altına koyacağını söyledi. Devletin ve kendisinin bu süreçten dönmesinin mümkün olmadığını.

Ama bu konuda bazı endişe ve şüphelerinin olduğunu; çünkü AKP'nin kolaycılığa ve fırsatçılığa kaçtığını söyledi. 1 saate yakın tahlil yaptı. Gelinen noktada dünyanın kabul ettiği demokratik kriterler çerçevesinde bu işin çözülmesi gerektiğini anlattı.

Türkiye demokratikleşirse Kürt sorununun çözüleceğini belirtti. Meselenin, değerlendirmelerinin özeti bul.
"

Haberin tamamını okumak ve programı izlemek için buraya tıklayın.
BDP'NİN TULUATI BENİ KAHKAHALARA BOĞUYOR

"BDP'nin yaptığı tuluat, kendini önemsetme çabası, sürecin bir parçasıymış rolü yapması beni kahkahalara boğuyor.

Ben Abdullah Öcalan'ı biraz biliyorsam, İmralı'ya giden BDP'li heyete "Siz de kimsiniz" muamelesi yapmıştır.

Ve yine Abdullah Öcalan'ı bir nebze biliyorsam, BDP'nin bu "rol çalma" ya da "role ortak olma" çabasına inanılmaz sinirleniyordur.

Bunu kendine rakip olma çabası, bunu kendi gücüne ortak olma çabası olarak görüyordur.

Ne var ki, işin aslı da budur.

BDP'liler ne derse desin, ne yaparsa yapsın, hangi role soyunursa soyunsun Öcalan'dan başka otorite yoktur.

BDP ne Öcalan'ın "evet" dediği bir şeye "hayır", ne de Öcalan'ın "hayır" dediği bir şeye "evet" diyebilir.

Zaten böyle bir şeye hakları da yoktur.

Çünkü düne kadar sürekli "Öcalan"ın adını kullanarak, onun arkasına saklanarak siyaset yaptıkları, bugüne kadar kanın durması için Öcalan'dan bağımsız veya izinsiz dudaklarını veya parmaklarını bile kıpırdatamadıkları için bugün de bu halde olmaları normaldir.

Altaylı'nın yazısının tamamını Habertürk okuyabilirsiniz.