Baransu yıktı perdeyi eyledi vîran
Baransu hakkındaki “Başarılı Gazeteci” kanaatim, “Kullanılan Gazeteci”ye doğru dönüşmeye başladı…
ADNAN BERK OKAN – HABER ANALİZ
Mehmet Baransu ilk ortaya çıktığında hepimizi heyecanlandırmıştı…
Müthiş işler yapıyordu…
Darbeci generallere adeta tek başına savaş açmış, köhnemiş bir askeri düzeni tek başına yıkıyordu sanki…
Ve ben her haberinden sonra onu ya “alkışlıyor”, ya da “kazanan” ilân ediyordum…
Ama sonra giderek yitirdim heyecanımı…
Baransu hakkındaki “Başarılı Gazeteci” kanaatim, “Kullanılan Gazeteci”ye doğru dönüşmeye başladı…
Ve bugün…
Yani; Hanefi Avcı’nın kitabının yayımlanmasından sonra yazdıkları ve Genelkurmay'ın Heronlarla ilgili yaptığı açıklamalar sonucu benim gözümden "düştü”…
Çünkü…
Ne mal olduklarını hepimizin bildiği PKK itirafçılarının “Gizli Tanık” olarak attıkları bütün palavralara inanan Mehmet Baransu; Hükümetin 7 yıldır birlikte çalıştığı, gümrükleri, kentlerin emniyetini teslim ettiği bir emniyet müdürünün yazdıklarının "Yalan" olduğunu söylüyor, söyleyebiliyor...
Ve...
Güvenilir bir emniyet müdürünün adını "zaten o da kirleniyordu"ya çıkarmak için “Hanefi Avcı yaklaşık yedi yıldır bir kırılma evresindeydi” diyor…
Çünkü...
Baransu, Heronlara ait görüntülerin olaylardan (saldırıdan) önce olduğunu açıklamıştı..
Oysa genelkurmay o görüntülerin saldırıdan yarım saat sonra alındığını ve olay anında bölgede Heron olmadığını savunuyor ve şöyle diyor:
"(Saldırılar) 01.45’te altı değişik noktadan aynı anda başlamıştır....... Olay anında insansız hava aracı, 40 kilometre kadar uzakta başka bir bölge üzerinde olduğundan derhal Han Tepe bölgesine yönlendirilmiş, saat 02.15’te Han Tepe üzerinde olmuş ve görüntü aktarmaya başlamıştır...."
Genelkurmay açıklamasında yok ama 33 Bin kilometrekarelik o bölgeyi sadece 3 (ÜÇ) Heronun gözlediğini; 1 Heronun saatte ancak 10 (yazıyla ON) kilometrekarelik bir alanı gözleyebildiğini biliyorum...
Ve dün gece, yine güvenlik Uzmanı Mete Yarar'dan öğrendiğime göre Afganistan'ın üzerinde tam 7.000 (Yedi Bin) Heron uçuyormuş...
Bizdekilerde 2500 kat daha fazla yani...
Söylemek istediğim şu:
Baransu ve hükümete destek veren arkadaşlarımızın iddia ettikleri gibi her sınır karakolu üzerinde bir Heron sürekli gözetleme yapıyor değil...
Daha önceleri Baransu'ya inanıyordum çünkü iddianameleri ve savunmaları okumamıştım...
Çünkü Baransu'nun; fotokopilerden oluşturulmuş belgeleri bizlere “Aslıymış” gibi yutturduğunu bilmiyordum…
Sanıyordum ki (o öyle anlatıyordu) Baransu darbe plânlarının asıllarını ele geçirmişti...
Taa ki; Sedat Ergin’in iddianame ve savunmaları sonuna kadar okuduktan sonra yazdığı makalelere kadar hep Baransu'nun yazdıklarına inandım…
Meğer Baransu’nun “Asıl” dediği bütün “belgeler(!) yasal olarak birer kâğıt tomarından başka bir şey olmayan ve üzerinden yargılama bile yapılamayacak fotokopilermiş...
“İyi ama o fotokopiler yüzünden insanlar hapiste" derseniz, verebileceğim tek cevap var: Burası Türkiye...
Yani Baransu fotokopileri bize “asıl” diye yutturuyor...
Ama...
Bütün olayları bizzat yaşamış, sadece biz tanıyanların değil, bütün emniyetin sevip saydığı; güvenilirliği ve inanılırlığı konusunda en azılı düşmanının bile “aleyhine” tek lâf edemeyeceği Eskişehir Emniyet Müdürü Hanefi Avcı’nın yazdıklarının “Yalan” olduğunu iddia ediyor...
Yapma be Mehmet!..
Bir kez daha kaybettin benim gözümde…
Oysa ben senin için ne mücadele ettim...
Ne kadar çok yakınıma, okuruma ve hatta muvazzaf generale, subaya "İyi Gaztecidir" dedim senin için...
Ama Hanefi Avcı için söylediklerinden sonra bir kez daha sana olan güvenimi yerle bir ettin…
Keşke sussaydın…
Keşke “Hanefi Avcı’nın yazdıklarındansa yargının kararına inanmayı tercih ederim” falan diyebilseydin…