Ardan Zentürk
STAR
En baştan söyleyeyim…
Bu saate kadar yaklaşık otuz kadar köşe yazısı okudum…
“Günün Köşe Yazarı” olmaya en lâyık bulduğum, Ardan Zentürk’ün bugünkü Star’da “TSK’da başlığı altında yayımlanan makalesi oldu…
Neden mi?..
Çünkü makale yüce bir vicdanla yazılmıştı…
Çünkü makale insafla yazılmıştı…
Çünkü makale izanla yazılmıştı…
Meselâ şöyle diyordu Ardan Zentürk:
Çünkü, ne, Adana’da MİT TIR’larına dönük operasyonu ve o operasyondan ortaya çıkan berbat görüntüleri, ne de Dışişleri’nin korumalı odasının dinlenmesini, yani, ihaneti unutmamız mümkün değildir.
Ama…
Şunları da yine Ardan yazıyordu aynı makalesinde…
“Türkiye Cumhuriyeti’nin gözbebeği, laik, demokratik, hukuk devletinin koruyucu gücü ordunun helal süt emmiş tüm komutanlarını ortaya çıkan son durum karşısında uyanık olmaya davet etmek de vatandaşlık borcumdur.”
Ve…
Hatta…
Ve…
En önemlisi şunlar da Ardan’ın klavyesinden çıkıyordu…
“Açık söylüyorum, Türkiye’nin 17 Aralık sonrasında yaşadığı korkunç olaylar çerçevesinde, Ergenekon ve Balyoz Davaları’nın, Hanefi Avcı için verilen kararın ve diğer tüm benzer soruşturma ve davaların benim açımdan hiçbir hukuki meşruiyeti kalmamıştır.”
Ey güzel insanlar!..
Ben ve benim gibi, hukuk tahsil etmiş, yazılarını vicdanlarıyla yazan çok sayıda meslektaşım son altı yıldır mealen şöyle diyorduk:
“Usul Hukukuna uyulmadan esasa geçilirse hukuk çöker…”
Başka ne diyorduk?..
Şöyle…
“Hukuk, yanması gereken kuruların arasına; yanmaması gereken yaşların atılmadığı sistemin adıdır…”
Dinletemedik…
Biz “hukukun üstünlüğü”…
“İnsan hakları…”
“Daha çok demokrasi” diye haykırdıkça…
Vicdan fukarası despot edepsizlerin sesi çok çıktığı, arkalarına devletin de gücünü aldıkları için bizim çığlıklarımızı bastırdılar…
Ama…
Keser döndü sap döndü ve gün geldi hesap döndü…
O despotların kimileri bu defa da bizden daha çok savunmaya başladılar hukuku…
Ama…
Onlar samimi değil…
Ardan ise en başından beri “samimi”…
Haliyle bugünkü makalesiyle “Günün Köşe Yazarı” olmayı hak ediyor ya…
Hiç kompleks yapmadan; “Türkiye Cumhuriyeti’nin gözbebeği, laik, demokratik, hukuk devletinin koruyucu gücü ordusu…” diyebildiği için…
