Anayasa Mahkemesi'den flaş “basın özgürlüğü” kararı
Anayasa Mahkemesi, birçok gazetecinin tutuklanması ya da hüküm giymesine neden olan ifade ve basın özgürlüğü ihlali suçlamaları ile ilgili önemli bir karara imza attı.
AYM, Fethullah Gülen’in başvurusu üzerine cezalandırılan internet sitesi editörünün hak ihlalinin giderilmesi için yeniden yargılanmasına karar verdi.
Kararda, yerel mahkemenin kararı “İfade ve basın özgürlükleri ile başkalarının şeref ve itibarlarının korunmasını isteme hakkı arasında dengeleme yapmayarak bu iki hakkın çatıştığı bir durumda mutlak olarak ikincisine üstünlük tanımıştır” diyerek eleştirildi.
AYM, ifade ve basın özgürlüğü ile ilgili kararını “memurlar.net” isimli İnternet sitesinde haber müdürü olarak görev yapan Hakan Yiğit’in 17-25 Aralık soruşturmalarından sonra "Gülen'in En Büyük Abiyle Görüşmesi İnternete Düştü" başlığıyla yayımladığı haberden dolayı cezalandırılması ile ilgili yaptığı başvuruyla ilgili aldı.
ŞİKÂYETÇİ GÜLEN
Karara konu olan olay, haberin yayımlanmasının ardından Fetullah Gülen, Hakan Yiğit ile birlikte haberi yayımlayan basın ve yayın kuruluşları hakkında kişilik haklarına hakaret ve haberleşmenin gizliliğini ihlal etmek suçlarından soruşturma başlatılması için şikâyette bulunması ile başladı.
"HERKES YAYIMLADI"
Editör Hakan Yiğit, Türkiye'nin en çok takip edilen haber sitelerinden birinin haber müdürü olduğunu, yayımladıkları haberin kaynağı olan kayıtların daha önce paylaşım sitelerinde ve yüzlerce internet sitesinde yayımlandığını ve kendilerinin bunu haber yaptıklarını ifade ederek 2015’te AYM’ye başvurdu. Başvuruda, aynı ses kayıtlarını yayımlayan diğer kuruluşlarının sorumluları hakkında kovuşturmaya yer olmadığı ya da beraat kararı verildiğini de belirten Yiğit, cezalandırılarak ifade ve basın özgürlüklerinin ihlal edildiğini ileri sürdü.
“KANAAT OLUŞTURARAK KATKI SUNDU”
Hakan Yiğit’in başvurusu üzerine ifade ve basın özgürlüğünün ihlal edildiği görüşüne varan AYM, kararını şu gerekçelere dayandırdı:
*İlk Derece Mahkemesi, başvurucunun ifade ve basın özgürlükleri ile başkalarının şeref ve itibarlarının korunmasını isteme hakkı arasında dengeleme yapmayarak bu iki hakkın çatıştığı bir durumda mutlak olarak ikincisine üstünlük tanımıştır. Anayasa Mahkemesince ortaya konulan ilkeler çerçevesinde dava bir bütün olarak ele alınarak kişilerin hak ve özgürlükleri arasında bir dengeleme yapılmadan ulaşılan sonucun Anayasa'nın ifade ve basın özgürlüğü ilkelerine uygun olduğu kabul edilemez.
*Haberleşme içerikleri inkâr edilemez bir tanınmışlık derecesine sahip şikâyetçinin fikir ve tutumlarının, başında olduğu grubun siyasi, sosyal ve ekonomik alandaki faaliyetlerinin keşfedilmesi ve bunlara ilişkin kanaat oluşturulması işlevini görmüştür. Dolayısıyla konuşmanın yayımlanmasının kamuoyu gündeminin ilk sıralarında yer alan bir tartışmaya katkı sunduğunda kuşku bulunmamaktadır.”
Mahkeme, yeniden yargılama için dosyayı Ankara 24. Asliye Ceza Mahkemesi’ne iade ederken Yiğit’e, 2 bin TL manevi tazminat ödenmesini de hükme bağladı.