MEDYA KÖŞESİ

Altaylı neden derin bir ‘Ohh’ çekti!

Baktılar bende umut yok. O dönem çalıştığım gazetenin sahibi Aydın Doğan'ı denediler.

Altaylı neden derin bir ‘Ohh’ çekti!
GAZETECİLER.COM - "Önceki gece geç saatlerde geldi haber.  "Uzan, Enerji Bakanlığı'na açtığı ÇEAŞ ve Kepez davalarını kaybetmiş" diye aradılar gazeteden. Derin bir "Ohhh" çektim."
Bu satırlar Gazete Habertürk'ün genel yayın yönetmeni Fatih Altaylı'nın köşesinden. Altaylı bugün Uzanlar ile yaptığı kavgaları uzun uzun anlattı. Kendisini engellemek için patronu Aydın Doğan ile kavga çıkarttıklarını; AK Parti iktidara geldiğinde Erdoğan'ın kendisiyle görüştüğünü ve elindeki belgeleri hükümete verdiğini anlatan Altaylı, Beni susturmak için her yolu denediler. yazdı. İşte o yazıdan bir bölüm:

Hayalimde bile göremeyeceğim ücretler ve transfer paraları önerdiler. Görüşmedim bile.
Hepsi tanıklı.
Baktılar bende umut yok. O dönem çalıştığım gazetenin sahibi Aydın Doğan'ı denediler.
Aydın Bey söylemedi ama büyük paralar önermişler diye duydum.
Aydın Doğan beni çağırdı. "Yazdıkların doğru mu?" diye sordu.
"Hepsi doğru Aydın Bey. Kanıtlarım" dedim.
"O zaman yazmaya devam et" dedi.
Yazdım.
Aydın Doğan'a saldırdılar belki beni susturur diye.
Doğan Grubu hiçbir alanda rekabeti olmadığı halde, Uzan Grubu ile kavgalı gibi oldu birdenbire.
Adamın göbek atarken görüntülerini bile yayınladılar.
Eminim kan ağladı ama bana hiçbir şey demedi.
Allah'ı var.
O günlerde Türkiye'nin en ciddi işadamlarından biri bir yemekte, "Uzanlar'la ilgili yazdıkların doğru olamaz. Adamların bunu yapması için ahmak olması gerekir. Bir alanda monopol, iki alanda duopoller. Matbaa kurup para bassalar bu kadar para kazanamazlar. Bence bu kadarını yapmıyorlardır" dedi.

İKTİDAR DEĞİŞTİ HER ŞEY DEĞİŞTİ

Sonra 2002 seçimleri yapıldı.
İktidar değişti. Türkiye değişti.
Bir seyahat sırasında Tayyip Erdoğan görüşmek istedi.
Uzanlar hakkında yazdıklarımı sordu.
Hepsinin belgeli olduğunu, en önemli belge ve bilgileri bir önceki hükümet döneminde Enerji Bakanlığı'na verdiğimi söyledim.
Uzan zaten pabucun pahalı olduğunu anlamış ve "korunmak için" siyasete soyunmuştu.
Hızla üzerine gidilmeye başlandı Uzan'ın.
Bu arada ilgili kurumlar sık sık bilgime başvurdular. Ben de bildiklerimi, belgelediklerimi paylaştım.
Ve sonrasında devlet yıllardır yapması gerekeni yaptı.
ÇEAŞ ve Kepez'in imtiyaz sözleşmelerini iptal etti.
Bankalarına el koydu.
Bankadan benim yazdıklarımdan da büyük bir rezalet çıktı.