Alper Görmüş'ten Taraf bombaları!
Veyis Ateş'in sorularını yanıtlayan Alper Görmüş, Taraf'taki ayrışma sürecinin nedenlerini anlatırken olan biteni kendi cephesinden nakletti...
GAZETECİLER.COM
TV NET ekranlarında Veyis Ateş'in hazırladığı "Habere Bakış"a konuk olan eski Taraf yazarı Alper Görmüş, Taraf gazetesindeki ayrışma süreci ve toplu istifaların perde arkasını anlattı.
GAZETECİLER PATRONA KARŞI DİRENMESİNİ BİLMELİ
Taraf'ın patronu Başar Arslan'ın gazetenin editoryal politikasına açıktan müdahale ettiğini ve çalışanların taleplerini görmezden geldiğini kaydeden Görmüş "bu durum gazeteciler açısından kabül edilemez bir durumdur" dedi. "Gazeteciler açısından bunun bir cevabı olmalıydı, Biz de istifa ettik" diyen Görmüş, gazetecilerin patron baskısına karşı direnmesi gerektiğini vurguladı.
TARAF'TA BARIŞ VE SAVAŞ YANLISI ŞEKLİNDE BÖLÜNME VAR MI?
Kürt siyaseti AK Parti'yi dengeleyen en önemli muhalafet olarak görülüyor. Liberal sol çevrelerin böyle bir bakışı var özellikle. Çünkü CHP etkisiz ama Kürt muhalefeti etkili. Şimdi bu iki hareketin yan yana gelerek, meseleyi çözme iradesi koyması bir tür rahatsızlık yarattı. Daha ötesini söylemek istemiyorum ama böyle bir algı olduğunu görüyorum, seziyorum.
LİBERALLERE BARIŞ KARŞITI SUÇLAMASINI SAÇMA SAPAN BULUYORUM
"Siz barışı istemiyorsunuz, demokrasiyi gerekçe göstererek barışa engel olmak istiyorsunuz" şeklinde bir yorumları saçma sapan buluyorum. Bu nedenle daha fazlasını söylemek istemiyorum. Taraf'ta da bu tartışmanın yansıması yaşandı. Soldaki İslam alerjsi dediğim damardan geliyor. AK Parti'ye karşı tek dengeleyici olan Kürt muhalefetinin tırnak içinde "etkisizleşmesi" bir rahatsızlık konusu oluyor.
İSTİFALARIN NEDENİ ÇOK NET: EDİTORYAL MÜDAHALE!
Taraf'tan kopuş sürecin de bizim de iletişim hatAlarımız oldu. Konu çok net. Gazetenin patronu yazıişlerindeki bir arkadaşı yayın yönetmeninden habersiz bir şekilde görevden almasıdır. Bu editoryal sürece doğrudan ve kaba bir müdahaledir. Ben de arkadaşlarım da böyle bir şeyi kabül edemez. Gazete patronu yayın yönetmeninin haberi olmadan kimseyi görevden alamaz.
YAYIN YÖNETMENİ OLMADAN PATRON TASARRUFU OLAMAZ
Patronajın bir kararının gazetenin yazarlarıyla ilgisi ne? Hafta iki üç yazan köşe yazarlarını bu karar neden bu kadar ilgilendiriyor?
Gazete patronunun yayın yönetmenine danışmadan söylemeden yazı işlerinden birini görevden almasının anlamı yayın yönetmenini de istemediğidir. Yayın yönetmeni de bunu böyle anladı ve istifa etti zaten. Yayın yönetmeni işin içinde olmadan patron böyle bir tasarrufta bulunamaz. Bu kabül edilemez. Biz bu durumu patrona ileten bir mektup da yazdık.
ORAL ÇALIŞLAR'DAN ÖNCE GELEN NEDEN İSTİFA ETTİ?
Oral Çalışlar ile gelen yazarların tepkisi tamam da sizin gibi daha önceden gazetede olan, Ahmet Altan'ın getirdiği yazarların böyle bir tepki vermesinin nedeni ne?
Türkiye'de bu oluyor, patronlar ben yaptım oldu diyorlar. Gazeteciler de aşşağıdan yukarıya haklarını savunmuyorlar. Ben Milliyet Hasan Cemal'i kovduğu zaman da oradaki meslektaşlarıma seslendim ve direnin dedim. Patronun dar çıkarları için böyle bir durumu kabül etmeyin diye yazdım ve çok olumlu tepkiler de aldım.
PATRONA MEKTUP YAZDIK O MARKAR'I DA GÖREVDEN ALDI!
İşçi işveren ilişkisi gazeteci patron ilişkisinde farklı mıdır?
Hasan Cemal gibi bir ismin görevden alınmasına gazetecilerin tepki göstermesi gerekir. Benim dediğim bu. Bizim olayımızda bunun çok daha kaba bir biçimi yaşandı. O görevden almalardan sonra patrona mektup yazarak bunu yapmayın dedik. Önce medyaya duyurmadan sadece kendisine hitaben yazdık mektubu. Kendi aramızda da konuştuk. Mektubumuz ciddiye alınırsa kimse bilmeden yırtar atarız. Eğer olmazsa kamuoyuna duyururuz diye karar aldık. Bu bence tartışılmaya açık bir konu değil. Editoryal sürece çok kaba bir müdahale var çünkü. Biz mektubu gönderdikten sonra yayın koordinatörü Markar'ın da görevden alındığını öğrendik. Böylece istifa etmeye karar verdik.
PATRONUN MÜDAHALESİ NORMAL BİR DURUM DEĞİLDİR
Mektupta ne dediniz? Tarihe nasıl bir not düşmek istediniz?
Patronlar gazetelerin editoryal yapısını müdahale ediyor ve gazeteciler buna sessiz kalıyor. Bu normal bir durum değil. Dünyada böyle yapılmıyor.
TV NET ekranlarında Veyis Ateş'in hazırladığı "Habere Bakış"a konuk olan eski Taraf yazarı Alper Görmüş, Taraf gazetesindeki ayrışma süreci ve toplu istifaların perde arkasını anlattı.
GAZETECİLER PATRONA KARŞI DİRENMESİNİ BİLMELİ
Taraf'ın patronu Başar Arslan'ın gazetenin editoryal politikasına açıktan müdahale ettiğini ve çalışanların taleplerini görmezden geldiğini kaydeden Görmüş "bu durum gazeteciler açısından kabül edilemez bir durumdur" dedi. "Gazeteciler açısından bunun bir cevabı olmalıydı, Biz de istifa ettik" diyen Görmüş, gazetecilerin patron baskısına karşı direnmesi gerektiğini vurguladı.
TARAF'TA BARIŞ VE SAVAŞ YANLISI ŞEKLİNDE BÖLÜNME VAR MI?
Kürt siyaseti AK Parti'yi dengeleyen en önemli muhalafet olarak görülüyor. Liberal sol çevrelerin böyle bir bakışı var özellikle. Çünkü CHP etkisiz ama Kürt muhalefeti etkili. Şimdi bu iki hareketin yan yana gelerek, meseleyi çözme iradesi koyması bir tür rahatsızlık yarattı. Daha ötesini söylemek istemiyorum ama böyle bir algı olduğunu görüyorum, seziyorum.
LİBERALLERE BARIŞ KARŞITI SUÇLAMASINI SAÇMA SAPAN BULUYORUM
"Siz barışı istemiyorsunuz, demokrasiyi gerekçe göstererek barışa engel olmak istiyorsunuz" şeklinde bir yorumları saçma sapan buluyorum. Bu nedenle daha fazlasını söylemek istemiyorum. Taraf'ta da bu tartışmanın yansıması yaşandı. Soldaki İslam alerjsi dediğim damardan geliyor. AK Parti'ye karşı tek dengeleyici olan Kürt muhalefetinin tırnak içinde "etkisizleşmesi" bir rahatsızlık konusu oluyor.
İSTİFALARIN NEDENİ ÇOK NET: EDİTORYAL MÜDAHALE!
Taraf'tan kopuş sürecin de bizim de iletişim hatAlarımız oldu. Konu çok net. Gazetenin patronu yazıişlerindeki bir arkadaşı yayın yönetmeninden habersiz bir şekilde görevden almasıdır. Bu editoryal sürece doğrudan ve kaba bir müdahaledir. Ben de arkadaşlarım da böyle bir şeyi kabül edemez. Gazete patronu yayın yönetmeninin haberi olmadan kimseyi görevden alamaz.
YAYIN YÖNETMENİ OLMADAN PATRON TASARRUFU OLAMAZ
Patronajın bir kararının gazetenin yazarlarıyla ilgisi ne? Hafta iki üç yazan köşe yazarlarını bu karar neden bu kadar ilgilendiriyor?
Gazete patronunun yayın yönetmenine danışmadan söylemeden yazı işlerinden birini görevden almasının anlamı yayın yönetmenini de istemediğidir. Yayın yönetmeni de bunu böyle anladı ve istifa etti zaten. Yayın yönetmeni işin içinde olmadan patron böyle bir tasarrufta bulunamaz. Bu kabül edilemez. Biz bu durumu patrona ileten bir mektup da yazdık.
ORAL ÇALIŞLAR'DAN ÖNCE GELEN NEDEN İSTİFA ETTİ?
Oral Çalışlar ile gelen yazarların tepkisi tamam da sizin gibi daha önceden gazetede olan, Ahmet Altan'ın getirdiği yazarların böyle bir tepki vermesinin nedeni ne?
Türkiye'de bu oluyor, patronlar ben yaptım oldu diyorlar. Gazeteciler de aşşağıdan yukarıya haklarını savunmuyorlar. Ben Milliyet Hasan Cemal'i kovduğu zaman da oradaki meslektaşlarıma seslendim ve direnin dedim. Patronun dar çıkarları için böyle bir durumu kabül etmeyin diye yazdım ve çok olumlu tepkiler de aldım.
PATRONA MEKTUP YAZDIK O MARKAR'I DA GÖREVDEN ALDI!
İşçi işveren ilişkisi gazeteci patron ilişkisinde farklı mıdır?
Hasan Cemal gibi bir ismin görevden alınmasına gazetecilerin tepki göstermesi gerekir. Benim dediğim bu. Bizim olayımızda bunun çok daha kaba bir biçimi yaşandı. O görevden almalardan sonra patrona mektup yazarak bunu yapmayın dedik. Önce medyaya duyurmadan sadece kendisine hitaben yazdık mektubu. Kendi aramızda da konuştuk. Mektubumuz ciddiye alınırsa kimse bilmeden yırtar atarız. Eğer olmazsa kamuoyuna duyururuz diye karar aldık. Bu bence tartışılmaya açık bir konu değil. Editoryal sürece çok kaba bir müdahale var çünkü. Biz mektubu gönderdikten sonra yayın koordinatörü Markar'ın da görevden alındığını öğrendik. Böylece istifa etmeye karar verdik.
PATRONUN MÜDAHALESİ NORMAL BİR DURUM DEĞİLDİR
Mektupta ne dediniz? Tarihe nasıl bir not düşmek istediniz?
Patronlar gazetelerin editoryal yapısını müdahale ediyor ve gazeteciler buna sessiz kalıyor. Bu normal bir durum değil. Dünyada böyle yapılmıyor.