MEDYA KÖŞESİ

Alper Görmüş neden dönüp dolaşıp Hürriyet'i yazıyor?

Alper Görmüş'ten Ertuğrul Özkök'ün "Cemaat ve hükümet yanlısı gazetelerin attığı manşetler hakkında samimi olarak ne düşünüyor?" sorusuna yanıt geldi...

Alper Görmüş neden dönüp dolaşıp Hürriyet'i yazıyor?
GAZETECİLER.COM
Medya eleştirileriyle tanınan Türkiye gazetesi yazarı Alper Görmüş'ten Ertuğrul Özkök'e yanıt geldi.

Özkök, geçtiğimiz günlerde kalme aldığı yazıda "Türk medyasının taraflı saha müşahidi, medya gözlemcisi Alper Görmüş o gün bizlerin attığı manşetleri yerden yere vuruyordu. Acaba bugün hem Cemaat, hem hükümet yanlısı gazetelerin attığı manşetler hakkında samimi olarak ne düşünüyor? Düşündüğünü yazabiliyor mu?" diyerek topu Türkiye yazarına atmıştı. Görmüş, Özkök'e yanıt verdiği yazısında hem neden Hürriyet ile uğraştığını hem de Hürriyet ile uğraşmanın dayanılmaz hazzını anlattı...

İşte Görmüş'ün yazısındaki ilgili bölüm:

Kürşat Bumin ve Ümit Kıvanç’la birlikte yönettiğimiz Medyakronik döneminde (2000-2002), bütün gazete genel yayın yönetmenleri, Medyakronik’in “en çok kendilerini eleştirdiğinden” şikâyet ederdi... Fakat bunların içinde sadece Ertuğrul Özkök haklıydı.
Tabii ki üçümüz de en çok Hürriyet’le uğraşmaktan zevk alırdık. Hatta, Özkök bu yöndeki şikâyetlerini Medyakronik’i destekleyen Bilgi Üniversitesi yönetimine iletmek üzere üniversiteye geldiğinde, bizim adımıza kendisine şöyle denmesini rica etmiştik:
“Doğru, Medyakronik’te en çok Hürriyet eleştiriliyor, çünkü Türkiye’nin en etkili gazetesi o... Ayrıca Hürriyet, gazetecilik ihlallerini, öbür gazetelerde rastlanmayan bir incelikle, okurların onları kolay kolay fark edemeyecekleri bir dil ve kurguyla yapıyor. İşte o nedenle Hürriyet eleştirisi, başka herhangi bir gazetenin eleştirisinden çok daha zevkli, çok daha tatmin edici...”
Hürriyet, “mış gibi” yapan ve bunu çok büyük bir ustalıkla yapan bir gazeteydi. Hazcı bir bedende militer bir ruh taşıyordu ve sahip olduğu ışıltılı beden, içindeki otoriter ruhu gizleyebiliyordu. Özgürlükçü gibi görünüyordu ama değildi, sivil görünüyordu ama değildi.
İşte Hürriyet’le uğraşmak, onun gizlemeye çalıştığı özelliklerini fâş etmek bu nedenlerle çok keyif vericiydi.
***
Ertuğrul Özkök’ün sorularına gelince...
Birincisi: Ben çok uzun bir süredir doğrudan haber-manşet eleştirisinden uzaklaşmış bulunmaktayım. Ne zamandır, “normal” bir köşe yazarı gibi sadece genel memleket meseleleri hakkında yazmaktayım.
Ertuğrul Özkök sorabilir burada: “Niye?..” Ve devam edebilir: “İktidar ve Cemaat gazetelerini eleştirmekten korktuğun için mi?”
Hayır... Onları eleştirmenin hiçbir tadı yok da ondan. Çünkü onların “iktidar yanlısı” ya da “Cemaat yanlısı” tavırları Hürriyet’in “demokrasi yanlısı” tavrından çok farklı... Onların tavrında çabayla açığa çıkartılacak, deşifre edilecek bir şey yok! Her şeyi çok açık yapıyorlar!
İkincisi: Artık doğrudan haber-manşet eleştirileri yazmıyorum dedim ama, son aylarda iki istisna yaptım; bunların ikisinde de yazı yazdığım gazetenin manşetlerini eleştirdim.
Üçüncüsü: Eski meşgaleme bugün dönsem, yine en çok Hürriyet’le uğraşırım!

ALPER GÖRMÜŞ TÜM YAZILARI