ALKIŞLAR; Taha Akyol için çünkü...
Son günlerde büyük gürültü koparan "Dersim Olayları" ve adı geçen operasyonlara bizzat katıldığı bilinen Sabiha Gökçen......
Taha Akyol, Ak Parti Hükümeti'ne samimiyetle ve aklıyla destek veren değerli yazarlarımızdan biri.
Son günlerde büyük gürültü koparan "Dersim Olayları" ve adı geçen operasyonlara bizzat katıldığı bilinen Sabiha Gökçen'in adını taşıyan Sabiha Gökçen Hava Alanı'nın adının kaldırılması taleplerine bakın nasıl akılcı bir tavır alıyor.
"Sabiha Gökçen tabelası insin!"
YENİ öneri, havaalanının adının değiştirilmesi... Fakat ben diyorum ki, hayır değişmesin... "Sabiha Gökçen Havaalanı" olarak devam etsin. Neden böyle düşünüyorum?
Böyle düşünmemin siyasi sebebi, Dersim yarasını saralım derken yeni yaralar açılmasından, yeni gerginlikler çıkmasından çekinmemdir, bu bir... İkincisi, kültüreldir, Fransız radikalizminin bir hastalığı olan "hâkim siyasi ideolojiye göre tarihi mekân adlarının değiştirilmesi"ni kültürel bir kıyım olarak görürüm. Bu hastalıktan çok çektik, artık daha fazlasına gerek yoktur.
Dersim olayları o partinin, bu partinin suçu olmaktan çok bir devletin sorumluluğudur...
Devletin özür dilemesini gerektirir...
Ama daha ilerisi halkı birbirine düşürmektir...
Bu açıdan bakıldığında Taha Akyol "sorumlu yazarlık" örneği verdiği bu cümleleriyle alkışı hak etti...
Son günlerde büyük gürültü koparan "Dersim Olayları" ve adı geçen operasyonlara bizzat katıldığı bilinen Sabiha Gökçen'in adını taşıyan Sabiha Gökçen Hava Alanı'nın adının kaldırılması taleplerine bakın nasıl akılcı bir tavır alıyor.
"Sabiha Gökçen tabelası insin!"
YENİ öneri, havaalanının adının değiştirilmesi... Fakat ben diyorum ki, hayır değişmesin... "Sabiha Gökçen Havaalanı" olarak devam etsin. Neden böyle düşünüyorum?
Böyle düşünmemin siyasi sebebi, Dersim yarasını saralım derken yeni yaralar açılmasından, yeni gerginlikler çıkmasından çekinmemdir, bu bir... İkincisi, kültüreldir, Fransız radikalizminin bir hastalığı olan "hâkim siyasi ideolojiye göre tarihi mekân adlarının değiştirilmesi"ni kültürel bir kıyım olarak görürüm. Bu hastalıktan çok çektik, artık daha fazlasına gerek yoktur.
Dersim olayları o partinin, bu partinin suçu olmaktan çok bir devletin sorumluluğudur...
Devletin özür dilemesini gerektirir...
Ama daha ilerisi halkı birbirine düşürmektir...
Bu açıdan bakıldığında Taha Akyol "sorumlu yazarlık" örneği verdiği bu cümleleriyle alkışı hak etti...