Alaattin Çakıcı'nın Kılıçdaroğlu'na tehdidi köşe yazılarında
Suç örgütü lideri Alaattin Çakıcı'nın ana muhalefet partisi genel başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'na yönelik tehdit içerikli mektubu bugün bazı köşe yazılarının gündemindeydi.
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu grup konuşmasında, MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli için “Çok sık eleştiriyor CHP’yi, ona o görev verilmiş bekçilik yaptığı için” demiş ve “Mafya liderlerini, uyuşturucu kaçakçıları serbest bırakıp düşünce suçlularını hapsetmekten vazgeçecek misin?” diye sormuştu.
Kılıçdaroğlu’nun bu sözlerinin ardından Alaattin Çakıcı, Twitter hesabı üzerinden paylaştığı yazılı açıklamasında, CHP liderine “Akıllı ol”, “Vatan hainleri ile Bahçeli’yi bir kefeye koyarsan hayatının hatasını yaparsın” gibi tehdit içerikli ifadelerle seslenmişti. Bunun üzerine Kemal Kılıçdaroğlu, Alaattin Çakıcı hakkında suç duyurusunda bulunmuştu.
Çakıcı'nın Kılıçdaroğlu'nu doğrudan tehdit ettiği mektubu, bugün bazı köşe yazarları tarafından gündeme getirildi. İşte konuya ilişkin değerlendirmeler:
- Milliyet gazetesi / Güneri Civaoğlu: Hukuk kazası
"Alaattin Çakıcı’nın hapisten çıktıktan sonra hâlâ yasa dışı işler âleminde olduğuna dair bir kanıt, bir işaret bilmiyorum. Böyle bir iddiada bulunmam. Ancak... Atatürk’ün kurduğu parti CHP’nin Genel Başkanı için yazdığı satırlar demokrasinin çıtasını yükseltmiyor. 2020 Türkiye’sinde iktidarın kamuoyuna söz verdiği hukuk reformunda Kılıçdaroğlu’na yazılmış satırlar yer bulabilir mi? Yazının başlarına dönecek olursak, “Kılıçdaroğlu görevinin gereğini yapmaya devam edecek...” Bu mektup olayının bizzat yazarı tarafından onarılması ve hukuk reformu yolunda kaza yaşanmaması gerekir."
Yazının tamamı için tıklayınız
- Hürriyet gazetesi / Nedim Şener: Kod adı ‘Atilla’
"‘Atilla’, Alaattin Çakıcı’ya MİT’çiler tarafından kullanılırken verilen kod adıydı. ‘Atilla Çelik’ olan kod ad ve soyadının baş harfleri, gerçek adının baş harfleriyle aynıydı. Kurumları, işadamlarını hatta bazen gazeteleri bu adla arardı. Bu dönemde, ‘Atilla Yılmazer’, ‘Atilla Vural’ ve ‘Nuri Akyıldız’ isimlerini de kullandı. 1990’lı yıllar “derin devlet, Susurluk, cinayet, mafya, ihale, yolsuzluk” gibi kelimelerle hatırlanır. Mafyanın karışmadığı devlet ihalesi, tehdit etmedikleri kişi kalmamıştı. Eski dönemlerin “kabadayıları” gitmiş, yerine “çeteler” gelmişti. Çeteler ise “mafya” denilen “organize suç örgütleri” halini aldı. Çakıcı da en bilineni hatta marka ismiydi. O yıllarda neredeyse “Ülkücü mafya” ifadesinin en bilinen simasıydı...
14 Temmuz 2004 günü Avusturya’nın Graz ketinde bir operasyonla yakalandı. Yakalandığında üzerinde “Emekli Uzman Faik Meral” adına düzenlenmiş sahte yeşil pasaport vardı. Çakıcı aynı yıl ekim ayında Türkiye’ye getirildi.
Cezaevindeyken de boş durmadı. 2014 yılında Cumhurbaşkanı Erdoğan’a hakaret dolu mektup yazdı. Hakkında dava açıldı. 2015 yılında da MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’ye gönderdiği mektupta, “İnsan bu kadar aciz, egoist, ve bencil olamaz” ile “Miladı dolmuş, yürüyen Buda kılıklı efendi” şeklinde hakaret etti.
Buna karşın, MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, Çakıcı ve Kürşat Yılmaz’dan bahsederek af çıkarılmasını talep etti. Bahçeli, Çakıcı’yı cezaevinde de ziyaret etti. Çıkarılan erteleme yasasıyla Çakıcı da tahliye edilen isimlerdendi.
Şimdi CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’na yönelik tehdit ve hakaret içeren mektuplarıyla gündemde. İlginç bir şey oldu, tartışmaya Devlet Bahçeli de girdi.
CHP İletişim Koordinatörlüğü, “Savcıların görevlerini yapmalarını; bu edepsiz mafya bozuntusu hakkında gerekli hukuksal süreçleri bir an önce başlatmalarını bekliyoruz” açıklamasına Bahçeli, “dava arkadaşım” dediği Çakıcı’yı şu sözlerle savundu: “Değerli ülküdaşım Alaattin Çakıcı’ya mafya bozuntusu demek, yeraltı dünyasının karanlık yüzü suçlaması getirmek müfteriliktir, seviyesizliktir.”
Oysa adli makamların elindeki bilgiler, Alaattin Çakıcı’nın tam anlamıyla bir mafya yapılanması olduğunu ortaya koyuyor. Arşiv bilgileri, Çakıcı’nın sosyal medya hesaplarını yönetenlere kadar tüm detaylar yer alıyor.
Son rakamlara göre, Alaattin Çakıcı’ya bağlı olan, halen cezaevinde tutuklu bulunan 40 kişi var. Çakıcı’nın dışarıda 377 adamı mevcut. Bilgilere göre, 11 adamı da öldürüldü..."
Yazının tamamı için tıklayınız
- Sözcü gazetesi / Soner Yalçın: Neden Kılıçdaroğlu?
"Kimi bağnaz kafalar bir Alevinin CHP'nin genel başkanlık koltuğunda oturmasını hazmedemiyor. Bir Alevinin, “Sünni partilerle” el ele verip inşa ettiği “Millet İttifakı” ile iktidarı ele geçirmesinden çok korkuyor.
Evet, bugün yüzeyde siyaset olarak görülen, derinde kimi gericilerin Alevilerin nüfuz sahibi olmasından duydukları korkudur. Türkiye tarihinin en fazla saldırıya Kılıçdaroğlu'nun maruz kalmasının ana sebebi budur!"