Ahmet Şık'a yeni dava; ne kadar hapsi isteniyor?
Cumhuriyet gazetesi muhabiri Ahmet Şık’a, “terör örgütü propagandası yapmak” suçlamasıyla yeni dava açıldı..
Haberleri ve sosyal medya paylaşımları nedeniyle 371 gündür tutuklu bulunan Cumhuriyet gazetesi muhabiri Ahmet Şık’a, Anadolu Ajansı (AA) muhabiri Kerem Kocalar’ın “Allah rızası için inceleyin” diyerek ihbar ettiği Twitter paylaşımları nedeniyle dava açıldı.
Savcılığın hazırladığı iddianamede Şık’ın “Türk Milletini, Türkiye Cumhuriyeti devletini, devletin kurum ve organlarını aşağılama” suçlamasıyla 2 yıla kadar hapsi istendi.
Şık’ın Cumhuriyet ana davası ile birleştirilen dosyasında yer alan belgelere göre AA muhabiri Kerem Kocalar, 28 Kasım 2015 tarihinde BİMER’e Ahmet Şık’ın Twitter hesabını ihbar etmişti. Kocalar, ihbar metninde “Sosyal medya hesabı olan Twitter üzerinden kendisini gazeteci olarak tanımlayan xxxxxxyandex.com mail adresli, Ahmet Şık isimli kişinin attığı twit’lere bakılmasını talep ediyorum. Çünkü adam alenen devleti tehdit ediyor ve bence teröre destek veren içerikler paylaşıyor. Sahmetsahmet kullanıcı adını kullanan şahsı Allah rızası için inceleyin” ifadelerini kullanmıştı.
Gaziantep’te ikamet eden Kocalar’ın şikâyeti üzerine Şık hakkında burada soruşturma açıldı.
Gaziantep Emniyet Müdürlüğü Siber Suçlarla Mücadele Şube Müdürlüğü, Şık’ın Tahir Elçi’nin öldürülmesi, öğretmen Ayşe Çelik’in Kanal D’ye telefonla bağlanarak yaptığı açıklama nedeniyle açılan soruşturma ve Barış Akademisyenleri ile ilgili mesajlarında suç unsuru olduğu iddiasıyla rapor düzenledi.
Dosyanın savcılığın yetkisizlik kararı ile İstanbul’a yollanmasının ardından Şık “terör örgütü propagandası yapmak” suçlamasıyla açılan soruşturma kapsamında 7 Kasım 2016’da İstanbul Cumhuriyet Savcılığı’nda sorgulanmıştı. Şık, Twitter hesabının kendisine ait olduğunu ve suçlama konusu paylaşımların ifade hürriyeti kapsamında kaldığını söylemişti.
Basın Suçları Soruşturma Bürosu savcılarından Asım Ekren, iddianamede, ifade özgürlüğünün bir dizi sınırlamaya tabi olduğunu savunarak, “milli güvenliğin, toprak bütünlüğünün veya kamu emniyetinin, suçun önlenmesinin, gizli haberlerin ifşasına mani olunması, adalet kuvvetinin üstünlüğünün ve tarafsızlığının sağlanması konularında sınırlamaların dar ve ikna edici yorumlanması gerektiğini” belirtti. Ekren basın özgürlüğü ile ilgili Yargıtay Ceza Genel Kurulu ve AİHM kararlarından örnekler sıralayarak, Şık’ın paylaşımlarının ifade özgürlüğünü aştığını öne sürdü. İddianame İstanbul 17. Asliye Ceza Mahkemesi’nce kabul edildi.