Ahmet Hakan'dan Can Ataklı'yı bombaladı: O kadar sınırlı ki...
Hürriyet yazarı Ahmet Hakan, yerli otomobil ile ilgili tepkilerde yola çıkarak 7 ayrı tipolojiden bahsetti. Tipolojilerden biri Can Ataklı... O da siniri ile ortaya çıkanlardan.
BİRİNCİ TİPOLOJİ
SARILMAK İSTEYENLER
“Ay ben bunun tasarımına kurban olurum” diye... “Ay ama senin kırmızını yerim ben” diye... “Ay ama ben bu otomobile sarılmak istiyorum” diye... Yaklaşıyorlar olaya... Çığlık kıyamet yani... Heyecan en üst seviyede... Otomobil fabrikası sahibi olsalar, anca bu kadar sevinirler. O derece yani...
İKİNCİ TİPOLOJİ
ÇIĞIRINDAN ÇIKANLAR Bu tiplerin başını Can Ataklı çekiyor. Öfkesi o kadar büyük ki Can Ataklı’nın, Alman otomotiv sektörü yöneticilerinde bile bu kadar öfke yoktur. Bu tipler, delirmiş gibi muhalefet yapıyorlar zavallı otomobillere... Bağırıyorlar, çağırıyorlar, sinirleniyorlar. Asapları acayip bozuk... Olumlu tek bir kelime bile görmek istemiyorlar.
ÜÇÜNCÜ TİPOLOJİ
SİPARİŞ VERENLER
İki kesime ayrılıyor bunlar... Birinci kesim: Şimdiden sipariş verdiklerini cümle âleme duyurarak caka satmak isteyenler. İkinci kesim: Bir kan kaynaması, bir sabırsızlık ve bir büyük iştahla... “Benim bu otomobile herkesten önce sahip olmam gerekir” duygusuna girenler.
DÖRDÜNCÜ TİPOLOJİ
SESSİZCE BEKLEYENLER
Karşı çıkacak... Ama karşı çıkacak bir şey bulamıyor. Destek verecek... Ama mahallesi tarafından taşlanmaktan korkuyor. Var böyle tipler... Ve bunlar, “Şu yerli otomobil dalgası bir bitse de kafayı çıkaracak duruma gelebilsek” diye beklemeye geçmiş durumdalar.
BEŞİNCİ TİPOLOJİ
‘TAMAM AMA’CILAR
Sürekli şöyle şeyler söylüyorlar: Tamam tasarımı güzel ama bakalım fabrikası kurulacak mı? Tamam fabrikası kurulabilir ama bakalım seri üretime geçilebilir mi? Tamam seri üretime geçilebilir ama bakalım dış piyasaya satılabilecek mi? Tamam sunumu iyi ama bakalım her tarafı yerli mi?