MEDYA KÖŞESİ

Ahmet Hakan vurdu; Nuray Mert köşeden çıkardı!

Az daha kendi kalesine gol atıyordu ki; Nuray Mert uzandı ve köşeye gitmekte olan topu bloke etti…

Ahmet Hakan vurdu; Nuray Mert köşeden çıkardı!

GAZETECİLER.COM
Onlar (Nuray Mert – Ahmet Hakan) bir zamanlar, kökten Laikçi Spor’un, İslâmi Spor’da yan yana oynayan korkulu iki santraforuydu…
Vurdular mı, Kökten Laikçi Spor’un kale direklerinin tozunu alır ya da topu doksandan filelere takarlardı…
Derken kaptanları takım değiştirdi…
Kökten Laikçi Spor'a transfer oldu…
Nuray Mert, kaptanıyla beraber Kökten Laikçi Spor’a geçmekte hiç tereddüt etmedi…
Ahmet Hakan da transfer oldu ama bazı antrenmanlarda kaytarıp, İslâmi Sporla yapılan kimi maçlarda sahaya çıkmamayı tercih etti..
Dün ise Kökten Laikçi Spor’un formasıyla az daha kendi kalesine gol atıyordu ki; Nuray Mert uzandı ve köşeye gitmekte olan topu bloke etti…
Bakın nasıl?..

 

Atatürk ve Hikmetyar

Siyasi kavga alanında, ‘hoyratlık’ ölçüsü giderek daha fazla kaçıyor. Doğrusu Baykal’ın Başbakan’a ‘Hikmetyar’ hatırlatmasını bu çerçevede ve ‘adaletsiz’ buldum. Nitekim, Ahmet Hakan pazartesi günkü yazısında, Erdoğan’ın Hikmetyar ile fotoğrafının, gündeme gelmesi üzerine, Hikmetyar’ın o zamanlar, hem Batı hem Türkiye’de devlet düzeyinde ‘makbul’ biri olduğu hatırlatmasını yapmış.

Bu doğru, ama mesele aslında o kadar basit değil.

Bence, siyasal tartışmalarda, siyasetçiler, ‘rakibi yıpratmak’ adına dilinin ölçüsünü kaçırmaktan, işi haksızlığa vardırmaktan kaçınmalı. Ama, madem Pandora’nın kutusu açıldı, biz bazı konuları daha açık ve derinlikli biçimde tartışmaktan uzak durmamalıyız.

O nedenle, Baykal’ın ‘bizi Atatürk yetiştirdi, sizi Hikmetyar!’ sözleri üzerine, kavgaya girişmekten uzak duralım ama, biraz daha ciddi bir muhasebe yapmaya girişelim diyorum. Zira, şu anda, işin gelip dayandığı yer; her ne kadar ‘demokratikleşme’ tartışması gibi gözüksede, temel dinamik, laiklik kaygısına düşmüş Kemalistlerle, Kemalizm’e dini inançları dolayısıyla itiraz eden eski İslamcı muhafazakârların karşı karşıya gelmesi şeklinde belirleniyor.

Evet, Gülbeddin Hikmetyar, Afganistan’da Sovyet işgaline karşı gelen ‘mücahit’ liderlerden biriydi.

O zamanlar, bu mücahitler, ABD başta olmak üzere Batı dünyasının makbul ‘özgürlük savaşçıları’ idi. Hatta, zamanın ABD Başkanı Reagan, ABD’yi ziyaret eden bir grup cihat liderini, 1985’de, Beyaz Saray’ın bahçesinde TV kameraları karşısında, ‘Bu insanlar Amerika’nın kurucu babalarının bügünkü benzerleridir’ türünden bir takdim yapmıştı (‘These gentlemen are the moral equivalents of America’s founding fathers’).

Yine aynı yıl, Pakistan’ın o zamanki devlet başkanı Ziya Ül-Hak, İslamabad’da bir diplomatik davette, ABD ve Suudi Arabistan’a, Afganistan’a cihatçı ‘devşirme planlarındaki destekleri’ için resmen teşekkür etmişti (Ziyauddin Serdar, Desperately Seeking Paradise, Granta, 2004, 219).

Nuray Mert’in plonjonunu ve yere düşerken verdiği fotoğrafı görmek için

ÇOK OKUNANLAR
Yorumlar