MEDYA KÖŞESİ

Ahmet Altan, Başbakanı öyle bir tiye aldı ki...

Ahmet Altan, "bir Ortadoğu krallığının hâlâ kral olamamış veliahdının resmine benziyor" dedi.

Ahmet Altan, Başbakanı öyle bir tiye aldı ki...
GAZETECİLER.COM
Ahmet Altan'ın hükümet ve Tayyip Erdoğan eleştirileri tam gaz devam ediyor. Taraf'ın tepe ismi Başbakan'ın "Hürkuş" adlı uçağın kokpitinde verdiği pozlarla dalga geçtiği yazısında son günlerdeki en sert Erdoğan eleştirisini kaleme aldı.

Başbakan Erdoğan'ın Hürkuş'un kokpitindeki pozlarıyla kendini gülünç durumu düşürdüğünü yazan Ahmet Altan, "bir Ortadoğu krallığının hâlâ kral olamamış veliahdının resmine benziyor" dedi.

İşte Altan'ın "Hürkuş" başlıklı yazısı:

KRAL OLAMAMIŞ VELİAHT GİBİ

Şimdi, ciddi bir yazı yazmak için elimden geleni yapacağımı söyleyeyim ama Allah’ın bildiğini kuldan ne saklayayım Erdoğan’ın Hürkuş içindeki resmini gördükten sonra insanın ciddiyetini koruması biraz zor, önce yüzündeki gülümsemeyi silmesi gerekiyor çünkü.

Fiyakalı güneş gözlükleri, kokpitten çıkan bir kafa, Türkiye’nin başbakanından ziyade bir Ortadoğu krallığının hâlâ kral olamamış veliahdının resmine benziyor.

KARİKATÜRLÜK POZ

Aslında fotoğrafın “korkutucu” olması bekleniyor anladığım kadarıyla. Erdoğan’ı o kokpite sokan hangi akılsa, “efendim çok kuvvetli bir mesaj olacak” demiş olmalı. Lakin pek korkutucu değil. Daha çok karikatüristlerin alanına giren bir malzeme olmuş.

Ben resmi gördüğümde, “Türkiye ile Suriye arasında mı bir mesele var yoksa Erdoğan’la Esed arasında mı” diye bir aklımdan geçirdim doğrusu.

ÇAYIRA ÇIKIP GÜREŞSİNLER

Bu “özel” bir meseleyse bizi hiç karıştırmasınlar, maşallah ikisi de kalıplı delikanlı, Hatay civarında bir çayırlık alanda güreşsinler, ötekini tuş yapanın memleketi galip ilan edilsin.

Bizim başbakan, heykelden, kürtajdan, camiden, tayyareden, sezaryenden, nüfus planlamasından kısacası herşeyden sorumlu bir başbakan. Bunca işinin arasında da Kürt meselesiyle, Alevi sorunuyla, Kıbrıs’la, anayasayla pek ilgilenemiyor anladığım kadarıyla. O, her şeyi bilen, her şeyi yapan bir “başkan baba” olmak istiyor.

DOKTOR ERDOĞAN, PİLOT ERDOĞAN...

Valla, gönüldür, ister.
O da bunu istiyor işte.

Suriye’yi korkutmak için tayyareye mi binilecek, o biniyor; kadınların çocuklarını doğurup doğurmayacağı konusunda biri karar mı verecek, o veriyor; yakında kendisinin ameliyathanelerde yüzünde deniz yeşili bir maskeyle sezaryenlere katılıp, doğrusunun nasıl yapılacağını göstermesini de bekliyoruz.

Doktor Erdoğan, pilot Erdoğan, mimar Erdoğan, televizyon eleştirmeni Erdoğan, her şey Erdoğan.

Başbakanın o kokpitteki resmini bütün devlet dairelerine asıp, altına da Latinlerin o ünlü sözünü yazmalı bence:

*“Zehri yapan dozdur.”

KORKUTUCU DEĞİL GÜLÜNÇLER

Erdoğan’ın ya da danışmanlarının “doz ayarı” korkarım bozuldu.

Bir türlü dozu ayarlayamıyorlar.

Korkutucu olmakla gülünç olmak arasında sanıldığından daha ince bir çizgi olduğunu da galiba bilmiyorlar.

Suriye’ye “havalı bir mesaj” verilmek isteniyorsa Hava Kuvvetleri Komutanı bir jete biner, kara gözlüklü bir başbakan Hürkuş’a binmez.

Erdoğan bu “veliaht prens” imajını niye bu kadar çok seviyor bilemiyorum doğrusu, “Ortadoğu’yu Ahmet’le birlikte biz yöneteceğiz, Osmanlı’yı yeniden kuracağız” derken yönetmek istediği Ortadoğu’ya benzedi sonunda; ne zaman ne yapacağı hiç belli değil, ciddiyetten epey uzak, işten çok lafa tutkun olan, görüntü ve “cakalı iş” meraklısı bir sultan adayı oldu çıktı.

Yeniden ne zaman ciddi bir başbakan olacak, olabilecek mi, o da belli değil.

(...)

Eğer AKP tabanı Başbakan’ı kendine getirmezse, bu gidiş iyi gidiş değil.

Başbakan Hürkuş’a biner, uçar gider…

Hatta Hürkuş’a binmeden bile uçar artık.

Uçmaya alıştı nasıl olsa.


ÇOK OKUNANLAR