MEDYA KÖŞESİ

Ahlâk dersi verene bakın!..

“Ahlâk dersi” verenlerin “ahlâk fukarası” olduklarını söylemese de okur ne demek istediğini çok iyi anlıyor…

Ahlâk dersi verene bakın!..
Yavuz Semerci damardan derslere devam ediyor…
Nazik…
Oturaklı…
Ağır başlı…
Sataşmadan…
Hakaret etmeden…
Aşağılamadan…
Yani; Doğan Gurubu yazarlarında görmeye alışık olmadığımız bir çelebi üslubuyla veriyor dersini…
“Ahlâk dersi” verenlerin “ahlâk fukarası” olduklarını söylemese de okur ne demek istediğini çok iyi anlıyor…
Semerci’nin makalesi aşağıda…
(Bir yayın yönetmenine mektuplar-4)
Ertuğrul Özkök ahlak dersi verdi!

Dün Hürriyet, Milliyet ve Vatan gazetelerinin birinci sayfalarında grubunuzun bir şikâyet dilekçesi yayınlandı. Diyorsunuz ki: "Sabah ve Vakit gazetelerinde yayınlanan haberler, Doğan Grubu'nun aleyhine yargıyı etkilemeye yöneliktir."
Bu gazeteleri kınamışsınız.
Hatta köşenizden Ahmet Çalık'a seslenerek, "2006 yılında sizin de vergi borcunuz vardı. Vergi idaresini etkileyecek herhangi bir yayın yaptık mı" demişsiniz.
Çalık o dönem rakibiniz olmadığından ve henüz basın patronu olmaya aday dahi değilken, hoşgörünüze denk gelmiştir filan demeyeceğim.

3 yıl önceki bir konuyu gündeme getirip, Çalık'a etik dersi vereceğinize 2 yıl önce Vatan ve Hürriyet'in birinci sayfasından anonsladığınız haberleri hatırlasaydınız keşke.
Hani şu yargıyı etki altına almaya çalıştığınız, rakibiniz lehine olumlu karar vermesinler diye yargıçlara parmak salladığınız haber ve yorumları diyorum. Hatırladınız mı?
Keşke o gün yaptıklarınızdan dolayı pişman olduğunuzu belirterek başlasaydınız yazıya.
Yakın tarihi unutur gibi yaptığınız belli...
Belki de yanılıyorum.
O nedenle müsaadenizle 25 Haziran 2007 tarihinde ana sayfadan anonsladığınız Mehmet Yılmaz'ın (ki Vatan'da da bir gün önce çıktı) yazısını size hatırlatayım. Sizden ricam, bu yazıda geçen isimleri kendi grubunuz ile değiştirin. Bir de öyle bakın.
Görüşünüzü bekliyorum...

*

(Mehmet Yılmaz'ın yazısı)
Mahkeme kararını ve gerekçesini önceden nasıl öğrenebildiler?
TURGAY Ciner'in, Sabah ve atv'ye el koyma kararı için TMSF'ye karşı açtığı dava salı günü görüşülecek. Dün Vatan'da bu dava ile ilgili çok ilginç bir haber yayımlandı.
Haberin alt başlığını aynen aktarıyorum: "Mahkemenin Sabah ve atv ile ilgili salı günü vereceği kritik karar öncesi Ciner ve avukatı Kenan Tekdağ'dan şaşırtan sözler: Mahkeme salı günü lehimize karar verecek. Kararın gerekçesinde de 'Taraflar arasında bir ortaklık varsa bu ortaklığın pay defterine yazılması ve ticaret sicili gazetesinde ilan edilmesi gerekir' yazacak."
Daha görüşülmesi tamamlanmamış bir davanın sonucunun, üstelik gerekçesi ile birlikte günler öncesinden davacılar tarafından eşe dosta anlatılmasının iki nedeni olabilir: Ya davanın nasıl sonuçlanacağını önceden öğrendiler ya da bunu yayarak mahkeme üzerinde bir tür psikolojik baskı yaratmak istiyorlar.

Her ikisi de Türk adalet sisteminin sağlıklı işleyebilmesi için aklımızdan dahi geçirmememiz gereken durumlar. Şimdi hep birlikte salı günkü duruşmayı bekleyeceğiz. Bakalım karar ve gerekçesi Ciner ve avukatının etrafa yaydığı şekilde mi tecelli edecek?

*

OKURLARIN DİKKATİNE... Bu yazı ve haberlerden kısa bir süre sonra mahkeme, Ciner'in başvurusunu reddetti. Sonraki yargı aşamalarında Ciner Grubu'nun haklı olduğu tescil edildi. Doğan bugün şikâyet ettiği yayınları o gün rakiplerine yönelik kullanıyordu. Hatta rakiplerinin zihinlerini okuyarak, yani uydurarak..

ÇOK OKUNANLAR
Yorumlar