Ah be Oray; gel vazgeç şu inadından...

Bak Oray Eğin…
Israrla, Suriyeli mültecilerin istihdam edilmesinin yararlarından söz ediyorsun…
Ve…
Bu ısrarını sürdürürken de 70 ile 90 sene öncesinden örnekler veriyorsun…
Tabii ki…
Şişiyor, şişiriyorsun…
*
Beri bak aslanım…
2. Büyük Savaş’tan önce…
ABD’de New Deal Plânı…
Yani…
Roosevelt – Keynes işbirliği…
“Tam istihdam” modeliyle ülkeyi krizden çıkarmıştı...
*
2. Büyük Savaş’tan sonra ise…
Galip ve mağlup bütün ülke ekonomileri perişandı…
İstihdam açığı vardı...
Avrupa, 100 milyona yakın insanın öldüğü bir savaştan çıkmıştı...
Tüm şehirler viraneye dönüşmüştü...
*
Meselâ Almanya…
Konrad Adenauer ve bilhassa Ludwig Erhard’ın başbakanlık dönemleri…
Erkek emek gücünün neredeyse yarısı savaşta kaybedilmişti…
Çalışacak insana ihtiyaç had safhadaydı…
Tabii ki emek ithal edilecekti…
*
Bir de bugünün Türkiye’sine bak kardeşim…
İşsizlik % 13’e dayandı…
Hele genç işsizler adeta devasa bir ordu…
*
Dünya ekonomisindeki sorunları çözebilmek için iki yol var...
- Büyük bir cihan savaşı...
- Bütün ülkelerin bir müddet kabuğuna çekilip yaralarını içeride sarması...
*
Yani Oray…
Sen 3. Cihan Savaşına çığırtkanlık yapıyorsun...
Hoş, senin çığırtkanlığınla 3. Dünya Savaşı çıkmaz…
Çıkmaz ama…
Yine de “doğrusunu öğrenesin” istedim…

BİZ DE BUNU ANLATMAYA ÇALIŞTIK…

Başbakan Binali Yıldırım otuza yakın Ak Partili eski bakanı davet etti.
Kemal Öztürk’ün köşesinde okudum.
Farklı konularda konuşmuş hepsi…
Ama…
Hepsi…
Ortak bir noktaya vurgu yapmış:

- Kirlenmiş…
- Ötekileştiren…
- Nefret yayan…
- Korkutan

Ve tabii ki…
Asla, “AK Parti'ye ait olmayan kötü bir dilden” şikâyet etmişler...
Yani…
Basında, sosyal medyada “AK Parti'yi savunduğunu iddia eden”…
Ama…
En çok da AK Parti'nin ana omurgasında yer alan insanlara saldıran lejyoner ekipten…
Aaaaah be Kemal Bey’ciğim aaahhh…
Yıllardır biz de bunu anlatmaya çalıştık Sayın Erdoğan’a ama…
Ama…
Ama…


NEDEN ACABA?..

Dikkatinizi çekiyor mu?..
ANAR, GENAR, MAK ve ANDY-AR daha önceki seçim ve referandum öncesinde her hafta en az bir sonuç açıklardı…
*
Başkanları ekranlara çıkar…
Ya da Hükümet’e destek veren gazetelere demeçler verir:
İktidar partisinin kesin seçim zaferini müjdelerlerdi...
*
Bu referandum öncesindeyse hiç araştırma sonucu yayımlamıyorlar...
Neden acaba?..


VAZGEÇECEK DEĞİLİZ ELBETTE…

Nihat Zeybekçi dedi ki:
“Rusya ile siyasi ilişkilerde yaşanan yumuşama ekonomik ilişkilere yansımadı. Şu anda 1.8 milyar dolar olan ithalâtımız böyle giderse sıfır noktasına inebilir"…
*
Efendim…
Sayın Bakan “Sıfır noktası” dediyse…
“İyice sıfır” değil tabii ki…
17 milyar dolarlık doğalgaz ithalâtımızdan vazgeçecek değiliz elbette…

BOŞUNA KORKUYORSUN ENGİN KARDEŞ…

Engin Ardıç soruyor:
“Atatürk referandumda oy kullanacak mı?”
*
Boşuna korkuyorsun Ardıç kardeş…
Atatürk tabii ki oy kullanamayacak…
Ama…
*
Genel vekâletname verdiklerinin…
Fırsat bulmaları halinde…
Oy kullanacakları “sanılıyor”…


FİL İÇİN OSUN…

Ne demişti Sâdi-i Şirazi, hatırladınız mı?..
Hatırlamayanlar için gelsin o halde:
*
“Senin ayağının altındaki karınca senin için neyse; filin ayağının altındaki sen de, fil için osun…”

AKILLI ADAMIMDIR VESSELÂM…

Nuh Albayrak, Star’daki köşesinde bilhassa Almanya’da yaşayan Türk Müslüman çocuklarının eziyet ve işkence altında “Türk düşmanı birer Hıristiyan” olarak yetiştirildiklerini yazıyor...
*
Düşündüm de…
Verelim 3.5 milyon Suriyeliyi Almanlara…
Alalım bizimkileri…
*
Ne dersiniz?..
Kıyak fikir değil mi?..
Akıllı adamımdır vesselâm…