Abdülkadir Selvi kaybetti

Sevgili Abdülkadir Selvi;
“Yanıltılmak” gazetecinin kaderidir bir bakıma…
Ve…
Bir gazetecinin yanılması, yanıltılması ayıp da değildir suç da değildir.
Sadece kusurdur…
Kusurlarda ise asla kasıt olmaz…
Ama…
Bir gazeteci yanıltıldığını bile yanlışında ısrar ederse işte o zaman “yanıltılmış” değil, “kullanılmış” durumuna düşebilir.
Oysa senin kendini asla kullandırmayacağını hepimiz biliyoruz.

*

Melih Gökçek’in istifa ettirileceği konusunda yanıltıldığına eminim.
Belli ki kaynağına çok güveniyordun…
Ama yine belli ki sen Gökçek’i hiç tanımamışsın…

*

Dün halen “Melih Gökçek gibilere onurlu bir çekiliş imkânı sunulmalı” diyerek yanılmadığını ya da yanıltılmadığını kanıtlamak için adeta Ak Parti’nin iç işlerine müdahale ediyorsun.

*

Sevgili Abdülkadir…
Balonların bazı yüklerden kurtularak yükseldiği doğrudur…
Ama…
Atılacak olanlar arasına gaz tüpünü de koyarsan; işte o olmaz…
Yere çakılırsın…

*

Bugünlük kaybettin…
Umarım şu istifa ettirilecek başkanlar konusunda (Şimdilik) daha fazla ısrarcı olmazsın…