Aahhh Akın İpek aahhh!..
Önce Cemaati bitirdi senin gazeteci milleti... Şimdi de senin itibarından ve inanılırlığından yiyorlar...
ADNAN BERK OKAN
Daha önce haber/analiz şeklinde verdim medyanın zeytin ağacı katliamına bakış açısını…
“İlginç” değil, “beklendiği gibi” idi…
“İktidar medyası” hiç görmemişti katliamı…
“İktidar Düşmanı” medya aşırı abartmış, hükümetin istifasını isteyenler bile olmuştu…
“Merkez Medya” ise her zamanki gibi olaya “haber değeri” açısından bakmıştı…
Bakın nasıl başlıklarla vermişlerdi haberi...
Hürriyet:
“Danıştay durdurdu ama altı bin zeytin ağacı yok artık”…
Etkili bir başlıktı…
Ölçülüydü…
|
Akşam: Haber yok… Star: Haber yok… Yeni Şafak: Haber yok… Türkiye: Haber yok… Akit: Haber yok…
Not: Bu gazetelerin tek merkezden yönetildikleri iddiaları doğru olmalı ki haberin verilmemesi konusunda da uzlaşmışlar… |
Okuyanın yüreğini burkuyordu…
Terminale gelip, sevgiliyi götüren treni kaçırmak gibi bir his veriyordu insana…
Milliyet:
“Özel güvenlik kök söktürdü”…
Konu “ağaç” olduğu için ağaçların kökünden söküldükleri de anlaşılabilirdi belki ama…
Belli ki “İroni” yapmışlardı…
Aslında…
Altı bin zeytin ağacı keşke kökünden sökülüp de başka bir yere taşınıp dikilseydiler…
Kaldı ki ihale şartnamesinde ağaçların kesilebileceği değil, taşınması gerektiği şartı yer alıyordu…
BirGün Gazetesi:
“Saraylar saltanatlar çöker, bir gün bu zulüm de biter”…
Evet…
Abartılı ve temenni içerikli bir manşetti ama yaratıcıydı…
Ne var ki gazeteyi yönetenler fazla romantiktiler...
Çünkü kendi halklarını tanımıyorlardı…
Tanısaydılar…
Sarayların da saltanatların da çökmeyeceğini görürlerdi…
Dört gün sonra seçim olsa Yırcalıların ilk iki günde zeytin ağaçlarının kesildiğini
|
Evet… Çünkü… Genelde “Merkez Medya” içinde saydığım, çok severek okuduğum,“güvenilir” bulduğum bir gazete idi… Hele Ruşen Çakır’ı kadrosuna katınca “Ne iktidara, ne cemaate, ne muhalefete yaranmak gibi bir amaçları var” diye düşünmüştüm… Ama son günlerde HaberTürk’te olan biteni anlayamıyorum… Nitekim… Yırca’daki “Zeytin Katliamı” haberi HaberTürk’te de yoktu… Park Holding’in de faaliyet kollarından birisinin “termik santral” olması, böylesine önemli bir haberi görmezden gelmelerini gerektirmezdi… Gerektirmemeliydi… HaberTürk hani “Merkez Medya”olmaya adaydı?.. Demek değilmiş… Ya da… Selçuk Tepeli’nin “Ak Parti hayranlığı” belli ki devam ediyor, edecek… Ya da… Genel Yayın Yönetmen Yardımcısı Doğan Satmış’ı nasıl kovacağı üzerine çalışıyordu Selçuk… |
unutacaklarını…
Sonraki iki günde de Sayın Cumhurbaşkanı ve havuz medyasının zeytin ağaçlarını CHP, MHP ve HDP’lilerin kestiklerine seçmenleri inandıracaklarını bilirlerdi…
Yani…
Lütfen not edin…
İlk seçimlerde altı bin ağacın kesildiği Yırca’da oyların yüzde ellisinden fazlası Ak Parti’ye gidecektir…
Sandık başına en erken gidecek olanlar da en çok ağlayanlar olacaktır…
Zaman:
Alışıldık şekilde “kavga kızıştırıcı, tahrik edici” bir başlık atmıştı…
“Köylüleri döve döve zeytin ağaçlarını kestiler…”
Sanki ağaçları kesilen köylülere: “Siz de onları döve döve iktidardan düşürmezseniz yuh olsun” der gibiydi..
İlk seçimlerde Yırcalıların Ak Parti'ye oy vereceklerinin en kayda değer karinelerinden biri Zaman'ın attığı işte bu başlıktı...
Taraf:
Son günlerin büyük tartışma konusu Ak Saray’dan mülhem bir başlık kullanmıştı haberde:
“Yandaş derebeyliği…”
Eğer amaçları gerçekten öyle idiyse keşke, “Yandaş Sultanlığı” deseydiler…
Vatan:
İç sayfalardaki tek tük ve okşayıcı muhalefet anlayışını haberle ilgili başlığa da taşımıştı:
“Zeytinler gitti karar çıktı”.
Birinci sayfada en altta küçücük bir haber şeklinde verilmişti…
Okuyanlar, zeytinlerin Suriyeli Türkmenlere “yardım” olarak gittiğini bile zannedebilirdi…
Eh…
Ne de olsa; patron cumhurbaşkanını görünce ağlamaya başlıyor…
Çocuklar da ne yapsınlar?..
Patronu ağlatmak istememişler…
Posta:
“Günah!..”
Alt başlıkta da şöyle deniyordu:
|
Umarım ve dilerim Danıştay kararını sızdıran kişi bir an önce bulunur, yargılanır ve “ağaç kesen baş keser”suçuyla yargılanıp mahkûm olur… |
“ Köylü kadınlar zeytinlerin sökülmesini engellemeleri için jandarmalara böyle yalvardı…”
Eh…
Bir yandan Haydar Dümen’le okurlarını günaha sokan Posta diğer yandan sanki iktidar partisine ve medyasına onların diliyle sesleniyordu:
“Günah!.”
Posta’nın yazı işlerindekiler ise belli ki Ak Parti milletvekili Metin Külünk’ün “İnsanların günah işleme özgürlükleri vardır” vecizesini duymamışlardı (17/25 Aralıkta yolsuzluk yaptıkları iddia olunanlar için söylemişti)…
Millet:
“Altıbin ağacı katlettiler…” diyerek kardeş gazete Zaman (Tabii ki ağabeyi Bugün de) gibi çok vurucu bir başlık atmıştı…
“İktidar ve Katliam…”
Evet evet…
Çok etkileyici…
Acayip muhalefet...
"Yaratıcı"(!) bir algı operasyonu...
Tamam kabul ama...
Akın İpek’in altın çıkarmak için daha çok ağaç katlettiğini unutayım mı?..
Güzel insanlara hatırlatmayayım mı?..
Pişmiş aşa su katmış mı olurum yoksa?..
Aahhh Akın İpek aahhh!..
Önce Cemaati bitirdi senin gazeteci milleti...
Şimdi de senin itibarından ve inanılırlığından yiyorlar...
Cumhuriyet:
“Hem ağaca hem hukuka kıydılar…”
Nasıl?..
Tam Cumhuriyet’e yakışır bir başlık…
“Tahrik” yok ama mükemmel bir “tespit” var…
Çünkü…
Danıştay kararının önceden sızdırılması; hem hukukun hem de ağaçların kıyılmasına sebep oldu…
