A. Turan Alkan
Zaman
Siyasete girse de…
“Günün Köşe yazarı” seçeceğim meslektaşım Cemaatin gazetesinde yazsa da tercihim değişmeyecek…
Çünkü…
Cumhurbaşkanlığı seçimi (Bilhassa halk tarafından yapılması) ve yeni cumhurbaşkanımızın Erdoğan olması şansa tahvil edilebilirdi…
Olmadı…
Bunun tek suçlusu sanmayın ki ihtiraslı politikacılar…
Hayır…
İktidar ve muhalefet medyasının da bu şansın kaçırılmasına katkıları var…
Muhalifler Erdoğan’ı fazlasıyla ittiler…
Başarısını aşağıladılar…
İktidar medyası ise kibirlendirdi…
“En büyük sensin, sen ne dersen o olur” dediler…
Bu arada hükümetin ilk başbakanı ve partinin de ilk cumhurbaşkanı Abdullah Gül’e etmedik hakaretler bırakmadılar…
(Hayrünnisa Gül Hanımefendi Abdülkadir Selvi’nin yazdıkları yüzünden elini bile sıkmadı)…
Ama…
En son yapılan demokrasimizin de hukuk devleti olma çabamızın da nasıl infisaha uğradığının kanıtı…
Ne mi oldu?..
Erdoğan’ın cumhurbaşkanı seçildiği YSK tarafından meclis başkanlığına mazbatası da gönderilerek bildirildi…
Meclis başkanı ne yaptı?..
Meclisi tatile soktu ki mazbatanın anayasadan gelen emrini uygulamasın…
Yetmedi…
Erdoğan’ın cumhurbaşkanı seçildiği Resmi Gazete’de hemen yayımlanmalıydı…
Ama halen yayımlanmadı…
Resmi Gazete’nin genel müdürü tatile gönderildi…
Kalan ekibe de “sakın yayımlamayın” emri verildi…
Yani bütün gelişmiş demokrasilere rezil olduk…
İşte bu rezilliğimizi yazan çok oldu ama hemen hepsi yine aynı şeyi yaptılar…
Analizleri itici, kırıcıydı…
Sadece Ahmet Turan Alkan Zaman’da nefis bir mizahi dil kullanarak yaptı eleştirisini…
Ve ben de onu seçtim…