İki cinayet düşünün...
İkisinde de katil belli...
Birinde katil cinayeti sessizce işliyor, sanki hiç o işlememiş
gibi...
Diğerinde ise katil bas bas bağırıyor "ben bu adamı
öldürüyorum" diye.
Şimdi soru şu: Sonuca baktığımızda ikisinin birbirinden bir
farkı var mı?
İkisi de cinayet işliyor, adam öldürüyor. Tarzlarının
farklı olması işlenen cinayeti ortadan kaldırır mı?
Birini diğerinden daha makbul yapar mı?
İşini göstere göstere yapan katile kalkıp da "aman hiç
değilse dürüst davrandı" deyip alkışlayacak mıyız?
***
Bu örneği neden verdim?
ABD Başkanı Trump 7 müslüman ülkeden gelen sığınmacıların 90 gün
boyunca ABD'ye girişlerini yasakladı. ABD'de kıyamet kopuyor. Halk
müslüman sığınmacılara karşı yapılan bu yasağa karşı protesto
eylemleri düzenliyor.
Ve bütün bu olaylar karşısında özellikle bazı
muhafazakar medya sakinlerinin tavrı hayret
verici.
Şu yazdıklarını solcular yazsa "bunlar zaten
müslüman düşmanı" derler ama buna rağmen yasaklara maruz kalan
müslümanlara karşı Trump'ı savunma güdüsünden
geçemiyorlar.
Bu İslamofobik ve yabancı karşıtı uygulamaya normal şartlarda
tepki verilmesi beklenir değil mi? Tepki gelmediği gibi
ilginç bir şekilde bu uygulamaya karşı alelacele bir Trump
aklayıcılığı izliyoruz.
Aslında Obama müslüman coğrafyaları kana bulamış, miyonlarca
göçmeni sınır dışı etmiş, Trump'ın kararnamesinin altında Obama'nın
imzası varmış...
Peki bütün bunlar bizim için Trump'ın daha iyi
olacağı/olduğu anlamına gelir mi?
Amerikan halkı ülkeye giriş yasağı getirilen Müslümanlar için
seslerini yükseltirken samimi değillermiş. Ama Trump yasak koyarken
çok samimiymiş, en azından dürüst davranmış!
Amerikan halkının samimiyetsiz olması, Trump'ın yapacaklarını
açıkca söyleyerek "dürüstçe" yapması, Trump'ın
İslamofobik tavrını ortadan kaldırır mı?
Türkiye Cumhuriyeti devleti elbette kendi çıkarlarını herkesin
önüne koyarak Trump'ın politikalarına, çıkarına göre tepki
verebilir ya da vermeyebilir.
Hatta belki "güç" odaklı bir dünyada kendi gücünü ikame
edebilmek ve daha da güçlenebilmek için müslümanlara karşı yapılan
bu yasakçı uygulamalara şimdilik sessiz kalmayı seçmiş olabilir.
Bilemiyoruz...
Bütün bunları ayrı tutuyorum.
Fakat devletlerin güç savaşları, reel politik, çıkar
çatışmaları, dengeler falan en azından müslümanlara
uygulanan ayrılıkçı bir yasak söz konusu olduğunda bir müslümanın
tepki vermesinin önüne geç/e/memeli diye düşünüyorum.
Bunu sadece "müslümanlar" bağlamında ele almak
da yanlış. Bu önce insan sonra müslüman kimliğinin gerektirdiği bir
durum.
Kimse Trump'a karşı eylem beklemiyor zaten de
kınayıp geçmek yerine Trump'ı aklamaya çalışmak da çok hazin oldu
be!!!...
Haa, tabi bir de Trump yanlış yapıyor falan dediğinizde sizi
neredeyse "vatan haini" ilan edecekler.
Bu da artık kronik bir hastalık haline geldi malesef.
***
Başa dönecek olursak;
Obama ya da Trump... Ya da başka herhangi bir ABD
Başkanı, tarzlarının farklı olması ortada bir cinayet olduğu
gerçeğini değiştirmez.
Siz dilerseniz tarzları üzerinden not vermeye ve bunun sonucu
değiştireceğine inanmaya devam edin!
Şimdi ben asıl şunu merak ediyorum; Trump açık açık
İsrail'e Kudüs'ü vaad etti. (Hani dürüst lider ya!)
Tel Aviv'deki ABD Büyükelçiliğini Kudüs'e
taşıma ve Kudüs'ü İsrail'in başkenti yapma sözleri
verdi Yahudilere.
Yani İsrail'in asırlık hayalini gerçekleştirmek için elinden
geleni yapacak. ,
Ee söylediklerini de yapıyor madem...
Bakalım o zaman bu reel politikçi müslümanlar ne
yapacak?
AMA BİRAZ İNSAF!
Trump'ın müslüman mültecilerle ilgili kararından ardından
Kanada'nın genç ve yakışıklılığıyla ünlü Başbakanı Twitter'da küçük
bir mülteci kızla olan fotoğrafını
paylaşarak "mültecileri seve seve ülkelerine kabul
edeceklerini" ilan etti.
Bunun üzerine önce Aslı Aydıntaşbaş, sonra Nevşin Mengü şu
tweetleri attılar.
Aslı Aydıntaşbaş: "Bu dünyaya bu adamdan bir kaç tane
daha lazım"
Nevşin Mengü: 'Başkan olacaksan böyle ol. Mültecilere
kucak açan Justin Trudeau'
Valla 3,5 milyon mülteciye kapılarını ardına kadar açmış bir
ülkeye ve mültecileri sevgiyle kucaklayan bir Cumhurbaşkanı'na
sahip olup da Kanada Başbakanı'nı hayranlıkla takdir etmek biraz
ilginç geldi bana.
Biraz insaf...
Tamam, Kanada Başbakanı'nı takdir edeceksen yine et
ama en azından kendi ülkenin Cumhurbaşkanı'nın hakkını da bu konuda
ver be arkadaş!