İnternet Medyası Yasası'nı en son, Numan Kurtulmuş'a
emanet ettik. Numan Bey ise, her bir şeyi hazır olan bu yasayı,
Basın İlan Kurumu Genel Müdürü Yakup Karaca'ya havale
etti.
Dedi ki:
- Tez vakitte toplanın bu yasayı
çıkaralım.
Dolmabahçe'de meramımızı anlattığımız toplantıda Yakup
Karaca, yasanın çıkarılmasından çok Basın İlan Kurumu'nun İnternet
sitelerinin de hak ettiği resmi ilanlar üzerinde
durdu.
Yakup Bey daha para derdine düştü.
- İlanları nasıl dağıtacağız?
Oysa...
Bizim önceliğimiz resmi ilanlar değildi, hiç
olmadı. Bizim derdimiz, gazetecilik yapmamıza rağmen,
gazeteci sayılmamızdı. Bizim derdimiz, diğer
meslektaşlarımız gibi, Meclis'te, Cumhurbaşkanlığı Sarayı'nda,
Başbakanlık'ta gazetecilik yapmaktı. Bizim derdimiz,
2005 yılından bu yana attığımız çığlığın
duyulmasıydı.
7 Ocak'ta buluştuk Numan Kurtulmuş'la...
O gün talimat verdi Yakup
Karaca'ya...
"Çalıştay" emrini
verdi.
Ama o günden bugüne kadar Yakup Karaca'dan çıt
yok.
İki hafta önce benimle irtibata geçtiler Yakup Karaca'nın
talimatıyla.
Sevindim...
Ama iki dakika içinde sevincim kursağımda
kaldı.
Basın İlan Kurumu'nun Genel Müdürü, kendisine havale edilen
İnternet Medyası Yasası'yla ilgilenmek yerine, özel sektörün
reklamlarına talip olmayı tercih etmişti. Özel sektörden İnternet
sitelerine verilen reklamların dağıtımına talip olmuştu. Medya
planlaması yapmak, özel sektörden gelecek reklamlarla İnternet
Medyası üzerinde hüküm sürmek istiyordu Yakup
Karaca...
"Saçmalamayın" dedim telefonu
kapattım.
Yıllarca bağırdım durdum, "sorunlu
gazetecilik" yaptığımızı söyledim,"sorumlu
gazetecilik" yapmak istediğimizi her ortamda haykırdım.
Binali Yıldırım bütün iyi niyetiyle bu yasanın çıkması için
uğraştıysa da, İnternet'ten bihaber Mehmet Aydın destek olmak
yerine köstek oldu.
Bülent Arınç, görevde kaldığı son güne
kadar bizim gibi çırpındı durdu. Meclis Alt Komisyonu'nda bu
yasanın çıkması için komisyon üyelerine yalvardığına tanıklık
ettim. Ahmet İyimaya'nın başkanlık ettiği Meclis
Alt Komisyonu'nda istediğimizi almıştık, her şey tamamlanmış, bir
madde ile İnternet Medyası Basın Yasası'na tabii
olmuştu.
Ve fakat...
Seçim vakti gelip çattı...
Bizim yasa yine tozlu rağların arasındaki yerini
aldı.
Yalçın Akdoğan söz verdi bu yasayı çıkaracağına
ilişkin.
Sözünü tutmadı.
Ve Numan Kurtulmuş...
Umutla gittik Dolmabahçe'ye...
Numan Bey, açıklamalarıyla umudumuzu arttırdıysa da,
7 Ocak'ta verdiği talimat, orada kaldı. Basın İlan Kurumu Genel
Müdürü o talimata uymadığı gibi, oralı bile
olmadı.
2005 yılında bu iş olsun diye çıktım yola. 2016
yılındayız.
Yoruldum.... Sesimi duyuramamaktan yoruldum... Üvey evlat
muamelesi görmemizden yoruldum...
İnternet Medyası Derneği (İMD) olarak
bütün enerjimizi bu yasanın çıkması için harcadık. Paneller
düzenledik, İnternet Günleri'ni organize ettik,
Cumhurbaşkanı'na çıktık, Başbakan'la konuştuk... Ve fakat tüm bu
yaptıklarımızı mutlu sonla bitiremedik.
Benden bu kadar!
Mayıs ayının içinde İMD'nin Genel Kurulu
var...
Kendimi başarısız ilan ediyor...
İnternet Medyası Yasası'yla oralı olmayan herkesi buradan
selamlıyorum.