Ümit
Dikbayır ekranda "Biz
mağduruz ya..." diye
bağırıyordu. Turan
Çömez, Aytun Çıray... hepsi bir
ağızdan aynı "Masadan kalkmadık,
kaldırıldık" diyordu.
Eh ortada
bir "mağduriyet" vardı
madem...
Çözüm odaklı bir adım atılmalıydı.
Öyle de oldu...
Meral Akşener'in çok istediği Ekrem
İmamoğlu ve Mansur
Yavaş formülü hemen bulundu
ve İYİ PARTİ'nin mağduriyeti giderilmiş
oldu!
Ben tam böyle düşünürken...
İYİ Partili bir kurmayın mesajı
düştü whatsap hesabıma.
"Olaylar olaylar..."
Aradım:
- Nasıl yani?
Dedi ki:
- Önce masadan kaldırıldık, sonra topyekün saldırıya
uğradık. Formül bulduk, masaya geri döndük ama istediğimiz bu
değildi.
- Yani?
- Yanisi şu; Kemal Bey'in eli çok rahattı ve istediğini
aldı. 12. madde her şeyi açıklamıyor mu sizce de?
"İstanbul ve Ankara Belediye
Başkanları Sayın Cumhurbaşkanı'nın uygun gördüğü zamanda ve
tanımlanmış görevlerle Cumhurbaşkanı Yardımcısı olarak
atanacaklardır."
- Ne var bunda?
- Şu var; Meral
Hanım'a "he" dediler,
metinde "canımız isterse" ifadesini eklediler. Bu metin bize şunu
anlatıyor, iki belediye başkanı seçime kadar göstermelik olacaklar,
seçim bittikten sonra görevlerine devam edecekler.
- Amaç seçim kazanmak değil mi?
- Doğru, doğru da... olaylar olaylar işte.
Bir başka İYİ
Parti kurmayı ile konuşuyoruz:
- Meral Hanım'ın yüz ifadesi çok kötüydü.
- Siz bir de içini bilseniz.
- ?
- Bildiğini okudu ve sonuç ortada.
- Biraz detay verin.
- Detayları gün geçtikçe hep birlikte göreceğiz.
İYİ Parti'de hoşnutsuzluk var.
Mutlu değil kimse...
Hemen hepsi...
Akşener'in elinin zayıfladığı görüşünde.
HDP Eş Genel
Başkanı Mithat
Sancar'ın "Cumhurbaşkanı adayı Kemal
Kılıçdaroğlu'nu genel merkezimize
bekliyoruz" ifadesi ise,
özellikle Ülkücü kökenli İYİ Partilileri
hoplatmış durumda. Her iki kaynağım
da, Kılıçdaroğlu'nun HDP ile anlaştığını
düşünüyor.
- Eeee
- E'si işimiz zor.
İYİ Parti cephesinden
edindiğim izlenim şu:
Akşener ve kurmaylarının kafası
karışık.
İstifa furyası gelirse kimse şaşırmasın!
TEMEL
KARAMOLLAOĞLU'NUN GURUR GECESİ
"Türkiye'nin 13.
Cumhurbaşkanı" adayını,
yani Kemal Kılıçdaroğlu'nun
ismini Temel
Karamollaoğlu açıkladı Saadet
Partisi'nin kapısında. Hem
de "Mustafa Kemal'in
askerleriyiz" ve "Türkiye
laiktir laik kalacak" sloganlarının
sıkça atıldığı bir ortamda.
Ne mutlu Temel Bey'e...
Çok çalıştı, çok yoruldu çünkü.
"Çok
değişti" dediği Kılıçdaroğlu
ne istediyse verdi...
Rahat bir uykuyu haketti...
Tebrikler Temel
Bey, tebrikler...
FATİH
ALTAYLI'YA ALKIŞ
Habertürk, iki yıl
önce HDP'ye kapılarını
kapatmıştı. Mehmet Akif
Ersoy Habertürk'ün kurumsal
görüşünü ekranda duyurmuştu izleyenlere. Dün
gece Fatih
Altaylı'nın Teke
Tek'inde Mithat Sancar'ı
görünce, o yasağın kalktığını farkettim.
Ve fakat...
Dakika bir gol bir!
Mithat Sancar:
"KCK, ateşkes... " güzellemesine
başlayınca...
Fatih devreye girdi:
- KCK bir terör örgütüdür.
Mithat Sancar itiraz ettiyse de...
- Ama Fatih Bey.... hık mık
:)
Uzatmadı Fatih...
Kestirip attı...
İşte bu yüzden alkışı haketti.
HEPSİ BİRDEN
KAYBETTİ
Akşener masadan kalkınca...
Koro halinde saldırdılar.
Fatih Portakal...
İrfan Değirmenci...
Ayşenur Arslan...
Şirin Payzın...
Merdan Yanardağ...
Can Ataklı...
... hepsi.
"Hain."
"Bölücü."
"... cart curt."
Akşener masaya dönünce...
Sadece kaybetmediler...
Ne kadar iki yüzlü... olduklarını bir bir ortaya koydular...
Biz yapsak...
"Yandaş..."
"Tetikçi..."
"Besleme.."
Onlar yapınca...
"CHP'li
gazeteciler..." oluyor!
İşin garibi...
"Ahlaksız" olduklarını
da "CHP'li
gazeteci" olduğunu ekranda itiraf
eden Yılmaz
Özdil söyledi.
ERTUĞRUL ÖZKÖK'E
ALKIŞ
Ertuğrul Özkök...
"Mahallesiz" olduğunu söyledi
benim yayınımda.
Bu ifadeye burun kıvıran çok oldu.
Ne yalan söyleyeyim; ben de
Özkök'ün "Mahallem
yok" ifadesine tav
olmayanlardanım.
Nedenini
daha sonra tartışalım.
Çünkü bugün o gün değil...
Az önce sıraladığım isimlerin döküldüğü bir günde...
Ertuğrul Özkök küfür etmek yerine,
yapıcı olmayı tercih etti.
O yüzden günün kazananı oldu
Not: Ertuğrul Özkök'ün o
yazısı, hem İnternethaber'de hem
de Gazeteciler'de tazeliğini
koruyor, isterseniz bir göz atın.