Başlık, 4 sene önce
kaybettiğimiz Behiç Kılıç'a ait..
Gazeteciler için kullanıyordu bu
ifadeyi.
"PKK'li
kardeşler"in gerçek yüzünü yıllar önce görmüştü
Behiç Kılıç.
Bir çok gazetecinin
PKK'ya sempati duyduğunu söylüyordu 2000'li
yıllarda.
Haklı çıktı
rahmetli...
Bir kez daha haklı
çıktı...
7 Haziran
seçimlerinde "PKK'li
kardeşler"in bir çoğu kimliğini açık
etti.
Tayyip Erdoğan'a
karşı...
Öcalan'ı...
Karayılan'ı...
PKK'yı aşıladılar
topluma...
Hâlâ
öyle...
Toz kondurmuyorlar
teröre...
PKK can alıyor, köy
basıyor, çocuklarının, karısının gözü önünde polis öldürüyor,
alçaklık yapıyor ama kimse hiç kimse ses
etmiyor.
Tayyip Erdoğan'a
takmışlar...
PKK'ya yaptığı
kibarlığın binde birini bu ülkenin Cumhurbaşkanı'na
yapmıyorlar.
Karayılan'a duydukları
saygının binde birini Erdoğan'a
duymuyorlar.
Abdullah Öcalan
sevgisinin zırnığını Erdoğan'a
beslemiyorlar.
Eli kanlı katiller daha
itibarlı onlar için.
Kafayı Erdoğan'la bozmuş bu
arkadaşlar, 7 Haziran'da gidip oyunu HDP'ye
verdi.
"Barış"
bahanesiyle...
Yalan!
Yalan, vallahi
yalan!
Bunların derdi barış
değil.
Erdoğan yok olsun
istiyorlar.
Türkiye son bir ayda kan gölüne
döndü...
Yüzünü maskelemiş bir sahtekâr
çıkıyor ekrana herkese ayar veriyor.
Türkiye'yi kana bulayan
teröristlere karşı yapılana "Vatan savunması
değil, Saray
savunması" diyor.
Bizim "PKK'li
kardeşler" de bu sahtekârı
alkışlıyor.
Devam edin
siz...
Pişmanlık duyup, o eli
duvarlarda parçalayacağınız günü de göreceğiz.
Ama son pişmanlık fayda edecek
mi bilmiyorum.
Bildiğim o ki, "PKK'li
kardeşler" gazı veriyor, eli kanlı katiller de yakıyor, yıkıyor,
öldürüyor.