Kelle istemeyin benden, demokratlıktan çıkarmayın beni!
Kelle istemeyin benden, demokratlıktan çıkarmayın beni!
"Fethullah Gülen'e saldırmanın dayanılmaz
hafifliği" yazısıyla Adnan Berk Okan'ı hedef
alan Bugün yazarı Rasih Yılmaz, "demokratlık" konusunda bana da
mektup gönderiyor:
"Benim anladığım, üst düzey
komutanlar, demokrat Hadi Özışık’ın sitesinde soteye yatmışlar,
vakti gelince de hortlama kararı almışlardı."
Adnan Berk Okan'ı savunacak değilim!
Gazeteciler.com'da özgürce yazılar yazıyor
yıllardır!
***
Verecek cevabı varsa...
Rasih'in yaptığını yapmadan cevap hakkını
kullanabilir!
***
"Hesap uzmanları Cemaat'e dalar
mı?" yazısı yüzünden Adnan Berk Okan'ı kapının
önüne koysaydım, Rasih'in gözünde demokratlığım daha da pekişirdi
herhalde. Rasih Yılmaz gibi, ben de Adnan Berk
Okan'ın yazısını sitede okuduğum demokratlığım sorgulanıyor
şimdi!
Peki hangisi doğru?
Kelle verirsem demokratım!
Vermezsem demokrat değilim!
Öyle mi?
Kusura bakmayın arkadaşlar, siz kölelik yapacak birini
arıyorsanız o ben değilim!
***
Adnan Berk Okan'ın yazılarını, az önce de ifade
ettiğim gibi, ben de sizler gibi, sitede yayına girdikten sonra
görüyorum. Müdahale şansım olmadığı gibi, bu
hakka sahip olduğumu da düşünmüyorum. O hakkı kendimde bir kez
gördüm, zira yazan kişi, İnternethaber'i siyasi çıkarları için
kullanmaya başlamıştı!
Adnan Berk Okan, pek çok kişinin nasırına
bastı bugüne kadar. Yazılarında hata yaptığında, özür dilemesini
bildi. Cevap hakkına hep sadık kaldı bugüne
kadar. Fethullah Gülen Hocaefendi'nin
avukatından gelen cevap hakkına da aynı sadakati göstermeseydi
eğer, işte o zaman kendini kapının önünde bulurdu!
Ayrıca...
"Fethullah Gülen
düşmanlığı" besleyen biri
değil Adnan Berk Okan...
Ben kefilim!
***
Sevgili Rasih Yılmaz...
"Demokratlık" konusunda ben olduğum
yerdeyim!
Benim cephemde değişen bir şey yok!
Peki...
Sen "insaf" konusunda
kendini sorguladın mı hiç?
"Fethullah Gülen'e saldırmanın dayanılmaz
hafifliği" yazısında, klavyenin tuşlarına
dokunduğunda, vicdanın seni hiç rahatsız etmedi
mi? Adnan Berk Okan'ın sözünü ettiği üst düzey
askerle, kadeh tokuşturduğunu yazarken, hiç mi Allah'tan
korkmadın?
"Adnan Berk Okan'ın içki içmediğini
bilmiyordum!" demen günahlarını hafifletecek
mi?
Emre Uslu'dan farkın kalmadı ki be
dostum!
O da, "Karanlık Oda"yı
adres göstermişti bana!
***
Yapmayın!
Kelle istemekten vazgeçin artık!
Demokratlıktan çıkarmayın beni!