Birkaç hafta önce Seda Sayan "kadın katili" (böyle de bir
kategori oluştu katiller arasında) birini yayına çıkarınca. Ortalık
karıştı.
Sponsorlar desteği çekti. Hükümet fırçayı
çekti. Seda Sayan zılgıtı çekti. RTÜK cezayı
kesti. Show Tv de programı yayından çekti.
Pazartesi akşam. Beyaz Tv'de. "Beyaz Futbol"
programına takılmışım. Uçukluğun ve rezaletin kaçıncı perdesine
çıkılacak meraktayım.
Spor medyası ayık kafayla izlenecek gibi değil
yazmıştım, geçen gün. Spor programları da ayık kafayla yapılmıyor
bence.
Stüdyoda. Sunucu Ertem Şener var, temiz yüzlü
görünümüyle yaptığı iş tezat bir insan. Ahmet
Çakar var. Rasim Ozan var. Sinan
Engin var.
Bu isimlerden en az ikisine promil testi şart.
İzleyene kafayı kesin çekmişler hissi yayılıyor.
Yayına bir adam bağlanıyor. İsmi Nedim. Diyor
ki "Biz Nazillispor'dayken, Ersun Yanal şike
yaptı..." Futbolun daha yeni icat edildiği yıllardan söz
ediyor, konu o kadar eski.
"Evime iki adam geldi, şike teklif etti. Ersun da
aşağıda arabadaymış" diyor. Küçük ayrıntı: Ersun Yanal o
sıralarda asker ve o maçta da oynamıyor!
Telefondaki adamın saçmalama düzeyi
stüdyodakilere bin basıyor. O kadar ki içlerinden
biri. Bizim kendisine soracağımız soruyu adama soruyor:
"Alkol alıyor musun?"
Adam anlatıyor. "Ben şike yapmadım. Karımdan ayrıldım.
İkimiz de bir daha evlenmedik. Bu Ersun benim hayatımı
mahvetti." Belli ki ruhsal durum kaymış.
Ahmet Çakar "Söylediklerinin doğruluğuna yemin eder
misin?" diyor! Adam oğlunun ölüsünü öpüyor! Çakar,
"Bir daha söyle" diyor, adam bir daha
söylüyor.
Ne de olsa, hukuku yerle bir olmuş ülkede. Yemin hukuki kanıt
sayılabilir. "Allah belamı versin yapmadım"
dersin, yırtarsın.
Ertem Şener yalvarıyor: "Ersun hocam n'olur yayına
bağlan. Bir mesaj at hocam." Rezilliğe bir ortak daha
istiyor. Neyse ki Ersun Yanal bağlanmıyor.
Bitmedi. Sinan Engin güya Ersun Yanal'ı
savunacak, telefondaki adama "Bunları
söyleyeceğine git adamı öldür daha iyi" diyor!
Yetmiyor, üstüne basıyor "Git öldür
kardeşim!"
Şimdi RTÜK'e ve hukukçulara soruyorum. Adamın biri herkesin
izlediği bir televizyondan başka birine "git
öldür" diyebilir mi?
Adam gidip Ersun'a bir şey yapmaya kalkarsa, Sinan Engin
azmettirici sayılmaz mı?
Bu ülkede spor programları RTÜK'ün ve hukukun kapsama alanı
dışında mıdır?
MESELE SİVRİ TOPUKLU AYAKKABI
DEĞİL
Keşke mesele sivri topuklu ayakkabı olsaydı.
Fırlatırdın ayakkabıyı biterdi. Ama değil.
Kılıçdaroğlu nadiren yaptıkları bölge toplantılarında CHP'lileri
uyarıyormuş: "Köylere giderken makyaj yapmayın. Sivri
topuklu ayakkabı giymeyin."
Belli ki, CHP'de "seçmenle iletişim" eğitimi
verilmeye başlanmış. Hiç yoktan iyidir.
İyidir de, durumdan anlaşılan şudur;
Bir, seçmenle iletişimin başrolünde kılık
kıyafet olduğunu sanmak hatadır. Seçmen için samimiyet, yüksek
topuktan önce gelir.
İki, bu kadar yıl yapmayıp, sonra da bu kadar
ilkel düzeyde siyasi iletişim dersi saçmadır.
Üç, CHP'de seçmenle iletişim kadınlara
bırakılmış görünüyor.
Dört, CHP nerede ne giyeceğini bilmeyecek
tiplerle siyaset yapıyorsa, "iktidar" uzakta bir ülkedir.
Beş, CHP için seçmenle iletişim fantastik bir
boyuttadır.
TÜRKİYE'DE FUTBOLUN
ÖZETİ
Futbolcusu teknik direktöre
parmak sallıyor.
Tribünler boş.
Hakem, dünyanın en iyilerinden olsa bile
kararlarına güven kalmamış.
Spor kulüplerinde bir tek star futbolcusu yok, ama çoğu
futbolcusunu gece kulüplerinden
toplayabilirsin.
Spor medyası zıvanadan çıkmış.
Spor bakanı, Federasyon Başkanı ağzını açmıyor.
Tanzanya'dan bakıyor gibiler.
Herkes Brezilya'dan 4 gol yediğimizi konuşuyor ama, o 4 golü
yemek için Brezilya'ya 3 milyon Euro ödediğimizi unutuyor.
Fatih Terim'e ödenenleri saymıyorum bile.
Bu ülke, paranın çok, futbolun ve karakterin yok olduğu
bir yer oldu çıktı.
AKLIMDA KALAN
İstifa beklentim: Bu 10
Kasım. İki yıl önce ölen Ülkü Adatepe'ye Mustafa Kemal'in yatağına
çiçek koyduran CNN muhabiri istifa etmiş. Ne asil bir
davranış. Utanılacak işler yapıldığında istifa da
edilirmiş. Şimdi. Ben. Mustafa Kemal'in ölüm saatini "9'u
10 geçe" olarak veren NTV editöründen ve de metni okuyan
dış sesin sahibinden de aynı sorumlu davranışı bekliyorum. Üstelik
NTV'nin hatası, CNN Türk'ün hatasından daha vahimken.