Ahmet Hakan, Hilton'daki fasıl için, benim de
yerimi "başköşe"de ayırmıştı! Fasıl günü
sesi soluğu çıkmadı. Sonradan öğrendik ki, organizasyonu
yapan Fehmi Koru.
Şunu açıkça söyleyeyim, o fasıla ya da önceki fasıla gitmeyi çok
istedim!
İstedim ama, herhangi bir talepte bulunmadım. İstedim ki,
Türkiye'de İnternet'le içiçe olan gazetecilerin
başında yeralan Fehmi Koru ya da Ahmet Hakan,
"Kardeş sen de buyur gel! İçimizde İnternet Medyası'ndan da
bir kişi olsun" desin....
Öyle olmadı!
Peki ben o fasıla gitmedim diye kıyamet koptu mu?
Hayır!
80 kişilik fasıl ekibinin içinde, biraz da
habercilik yapmak adına bulunmak istedim.
Düşünsenize, elimde dijital fotoğraf makinası, dizistü
bilgisayarım açık. Orada her bir şeyi, canlı canlı
okurlara duyuruyorum. Bir ben değil, Medyatava,
Superpoligon, Medyaradar'dan da birer kişi
olsa...
Biz de orada tatlı bir rekabete girişsek...
İyi olmaz mıydı?
Ha, haber yapılmayacaksa, yani oradaki her şey gizli
kalacaksa tamam...
Ama sonra boy boy fotoğraflar yayımlanıyorsa,
oradaki her şey tane tane yazılıyorsa, biz niye geride
kalıyoruz.
Hayır, Fehmi Koru'nun İnternet Medyası ile arası iyi olmasaydı, bu
dışlamayı anlayacaktım. Ama İnternet Medyası ile iyi ilişkiler
içinde olan birinin, bizleri görmemesi beni , hem şaşırtıyor, hem
de hayal kırıklığına uğratıyor.
Ne yalan söyleyeyim, bu tutum "Ahmet Hakan haklı
mı?" dedirtiyor bana...
Her neyse!
Kesin olan bir şey var ki, bu tür şeylerde kaybeden biz
olmuyoruz... O yüzden diyorum ki, ister davet etsinler ister
etmesinler, çok da umurumuzda değil. Nasıl olsa, yarınlarda bizler
onlar için birer nimet olacağız!
Gelelim Sevilay Yükselir'in türkü gecesine.
Vallahi neden olmasın!
Gazeteciler.com da haber yaptık, çok sayıda
telefon geldi:
-Biz sponsor oluruz!
Sevilay belki gırgırına öyle bir yazı yazdı ama bu iş ciddi olsun
isterim.
En güzel Azeri türküleri de benden!
Hadi Sevilay göreyim seni...