Belirli isimler kafanızda belirli resimlere denk gelir.
Bir ismi görür, gülümsersiniz. Başka bir isimde yüzünüz
buruşur.
Ahmet Altan ismi, yüzümü buruşturur. Hangi
bağlamda geçerse, oradan iyi kokular almam. Adam bana hiç tekin
gelmez.
İki gün önce. Ucuz kahramanlığın rağbet gördüğü
ülkede. O Ahmet Altan, Cumhuriyet'e yazınca. "Bu
ne kemiksizlik" diye hayıflandım. Başyazarı, Ankara
temsilcisi "kumpas"tan tutuklanmış gazetede,
kumpasa temel haberlerin yayın yönetmeni yazı yazsın!
Cumhuriyet'e acıdım. Kişisel tarihimde
fazlasıyla önemliydi çünkü.
12 Eylül öncesi. Okudukları gazete nedeniyle
öldürülen insanlar dönemi. Babamın iç cebinde saklayarak
eve getirdiği gazete.
Öğrenciyken ilk tanıştığım köşe yazarı Mustafa
Ekmekçi.
İletişim camiasından ilk yakın arkadaşım Cumhuriyet'te staj
yaptı. Halâ orada yazıyor.
Fakültede oda komşumdu Ahmet Taner Kışlalı.
İlk tanıştığım Ankara temsilcisi Mustafa
Balbay'dı.
Şimdiki yayın yönetmeni, Cumhuriyet'in hiçbir yerinde
yoktu o zaman. İnsanın derin bir iç çekesi geliyor.
Ankara'nın taşını, gözlerin yaşını bırakıp
"Cumhuriyet"in kaderine bak.
Türkiye Cumhuriyeti.
Cumhuriyet Halk Partisi.
Cumhuriyet Gazetesi.
Üçünün de benzer yanı sadece "cumhuriyet"
değil. Daha önemli bir ortaklıkları var: Hayat
çizgileri.
Türkiye'de darbeler. Yönetime el
koymalar.
Cumhuriyet Halk Partisi'nde darbeler. Yönetime el koymalar.
Cumhuriyet gazetesinde darbeler. Yönetime el koymalar.
Her defasında. Ortaya çıkış felsefelerinden çok ama çok uzağa
düşmeler.
Birbirinin aynı.
Türkiye'de Kemalistler, milliyetçiler, liberaller,
hiçbir şeycilerle her şeyciler nasıl yer
değiştirmişse.
Adında "cumhuriyet" geçen partide de öyle,
gazetede de öyle.
TUHAF LAFLAR
Türkiye Taşkömürü Genel Müdürü, "Bizler yaşadığımız bu
acıyı sizlere anlatmalıyız ki birer ibret olsun, ders alınsın, bir
daha yaşanmasın" demiş. İyi de ders alması gereken biz
miyiz, siz misiniz sayın müdür?
Mustafa Sarıgül "Suç Hayri'nin değil, oturduğu
koltuğun" demiş. Pardon da bize neden geri zekâlı
muamelesi yapılıyor?
Magazin haber başlığı: "Nebahat Çehre'yi film için bir
günde yaşlandırdılar." Alooo, Nebahat Çehre zaten 71
yaşında!
KAFANA GÖRE SİYASET
YAPMA
Ankara Üniversitesi, İletişim Araştırmaları ve Uygulama Merkezi,
"Siyasal İletişim Sertifika Programı"
düzenliyor.
Siyasete ilgi duyan herkese açık. İletişim
becerilerinden, seçmen psikolojisine kadar pek çok ders var.
Uygulama var. Medya ilişkileri var.
Siyaseti "yeni dünya düzeni"nin gerektirdiği
gibi yapmak isteyenler ilaum.ankara.edu.tr adresinden bilgi
alabilirler.
AKLIMDA KALAN
"Bulutsuzluk Özlemi"
konseri: Konser insanı değilim. Öyle uzun
kuyruklarda beklemek. Saatlerce ayakta kalmak. Konsere bir saat geç
çıkan sanatçı kaprisi çekmek hiç bana göre değil. Ama dün.
Bulutsuzluk Özlemi'nin IF Performance'daki
konserine gittim. Sevgili Sina Koloğlu'nun
davetiyle. Aynı anda birden fazla işi başarıyla yapan insanlara
imrenirim. Sina onlardan biri. Hem güzel yazıyor hem de iyi müzik
yapıyor. Bulutsuzluk Özlemi bizim klasiğimiz. Ve.
Fakat. Sahnedeki enerji patlamasıyla dinlemeye gelenlerin ölü balık
duruşu arasında uçurum vardı. Yeni nesle bir haller olmuş.
Rock dinlemeye değil, selfie çekmeye gelmişlerdi. Anı
yakalamaya çalışırken, anı yaşamadan geçip gidiyorlar.