Bekir Coşkun ne yazmış ama

Bekir Coşkun ne yazmış ama

Adnan Berk Okan adnanberkokan@gmail.com

Gazetelerde sağlık köşeleri doktor olmayan birilerinin tavsiyeleriyle doldurulur mu?..
Herhalde hiçbir gazete yöneticisi böyle bir şeye izin vermez...
Meselâ, kardiyoloji bilimiyle hiç ilgisi olmayan biri damar bakımı konusunda ahkâm kesemez...
Diş doktoru olmayana diş bakımı konusunda yazı yazdırılmaz...
Ama...
Gazetede "köşe yazarı" bordrosundan maaş alan biri her şeyi yazabilir...
Meselâ ekonomiyle ilgisi marketten alış veriş yapmaktan ibaret olsa da "enflasyon" konusunda uzman kesilip yorumlar attırabilirler...
Meselâ;
okurlarının çok inanıp güvendiği bir köşe yazarı TÜİK'in (Türkiye istatistik Kurumu) her ay açıkladığı enflasyon oranlarının yanlış olduğunu köşesinde yazabilir...
Hatta örnekler vererek, TÜİK'in yanlışlığını(!) cümle âleme duyurabilir...
O yazarın makalesini okuyan ekonomistler ve TÜİK çalışanları saçlarını başlarını yolsalar da, yazarın okurları; "vay beeee!.. Falanca ne yazmış ama" diyerek takdir nidaları arasında köşe yazarımıza övgüler düzebilirler...

Nereden mi çıktı bütün bunlar?..
Bekir Coşkun bugün iktisatla keman çalmayı birbirine karıştırmış da ondan...
Coşkun çok başarılı bir kemanî olabilir, öyledir de...
Ankara'nın ünlü pavyonlarında keman çaldığını kendisinden dinlemiştim bir TV programında...
Ama...
Bekir'in başarılı bir keman virtüözü olması; aynı zamanda muhteşem iktisatçı da olduğunun kanıtı değildir...
Zira aynı anda keman çalmakla iktisat bilmek mümkün olsa bile bu Bekir için imkân dâhilinde değil...
Çünkü bugüne kadar Bekir'in aynı zamanda iyi bir (hatta vasat) ekonomist olduğuna ilişkin hiç bir haber okumadım...
Ya da kendisinin "en az kemaniliğim kadar iktisatçılığım da vardır" diye yazdığını, söylediğini hataırlamıyorum...
Ama bugün bilmediği bir konuda sallamış durmuş...
Yazısını başlığı "Ampul..." 
"Enflasyon hesabı sepetinde var" diye başlıyor...
Ne mi var?..
“Merdiven...”

Bekir, "merdivene zam gelmedi mesela" diyerek merdivenin enflasyon hesaplamasındaki önemine(!) dikkat çekiyor...
Ve Burhan Felek'in ünlü "ne çok yalınız yokmuş" öyküsünde olduğu gibi ne çok ürüne zam gelmediğini anlatıp(!) sonra da hayatın % 25 pahalandığına dikkat çekiyor...
Yazı komik olmasına komik ama sadece "komik"...
Çünkü Bekir'in anlattıklarının iktisat / enflasyon / hayat pahalılığı gibi teknik kavramlarla hiç ilgisi yok...
Ama dedim ya...
Okurları Bekir'in bu absürd makalesini okuduktan sonra mutlaka:
"Vay beeee!.. Bekir Coşkun ne yazmış ama" diye kim bilir ne övgüler düzmüşlerdir...

İşte
Türkiye medyası böyle bir şey...
Ekonomi bilmeyenlerin ekonomi yazdıkları, keman çalmayı bilmeyenlerin ise kemani olarak tanındıkları bir ülke...
Allah sonumuzu hayretsin...
Amin...