Boşuna dememişler:
"Tatlı söz yılanı bile deliğinden
çıkarır" diye...
Buyrun işte...
Polemik üstadı Ahmet Hakan bile havlu attı...
Hem de...
Tatlı söze gerek bile kalmadan...
Neydi Akif Beki'nin yaptığı?..
Nükteydi...
Mizahtı...
Hicvetmekti...
Sonuçta ne oldu?
Aşağılamadan da karşınızdakini
yenebileceğinizi gösterdi...
Belden aşağı vurmadan zekanızla
alt edebileceğinizi öğretti.
Hiciv sanatının inceliği...
Nüktenin asaleti ile ders verdi...
Küfre sapmadan...
Kolaycılığa kapılmadan...
"Cibiliyetsiz" diyebilecekken:
"Ahmet Hakan’a fena
sobelendim" dedi...
"Nişantaşılı" diyebilecekken:
"Yenilsem de hinoğluhin zekâyı
takdir ederim" dedi...
"Dalaksız"
diyebilecekken:
"Nereden gelir bu zehir fikirler aklına, adam şeytan
yahu hafazanallah!
dedi...
"Dönek" diyebilecekken:
"Bilirse püskevit vereceğim ödül
olarak!" dedi...
Efendiliği bozmadı da eline ne geçti
diyebilirsiniz!
Az şey midir...
Nişantaşılı...
Dalaksız...
Dönek demeden karşınızdakine havlu
attırmak...
Az şey midir karşınızdakinden şöyle bir yanıt
almak:
"HAKKINDA bir iki satır karaladığım herhangi bir yazar, bana
cevap yazdığında önce şuna bakıyorum:
"Nişantaşı" demiş mi?
"Dalaksız" diye laf çakmış mı?
"Dönek" imasında bulunmuş mu?
"Cibilliyetsiz" diye hakaret etmiş mi?
Eğer bunları yapmamış ise...
O yazara karşı içimde hemen bir sempati halesi
oluşuyor.
Mesela "Teşekkürler Nazlı Ilıcak" demek
istiyorum.
Mesela "Teşekkürler Akif Beki" demek
istiyorum. "
Akif Beki'nin dünkü yazısı ne kadar güzelse...
Ahmet Hakan'ın bu yanıtı da o kadar güzel...
Darısı 'çirkefliği polemik' sanan...
'Küfrü üst' olmak için kullananlara...