Muharrem İnce'nin "Ben olsam,
kendime man
kafa dedirtmezdim!"sözleri, yalanın, iftiranın, namertliğin,
çirkefliğin reddidir aslında...
Kemal Kılıçdaroğlu'nun, halisünasyon
görmeye başladığını; gerçekle yalanı birbirinden
ayıramayacak duruma düşüp çuvalladığını herkes
gibi, Muharrem
İnce de görüyor.
O yüzden...
"Ben olsam, kendime man
kafa dedirtmezdim" diyor!
Yani...
"Man"ın bir yalan olduğunu... yalanlar bir
bir ortaya
çıkınca, Kılıçdaroğlu'nun
elaleme maskara (Tayyip
Erdoğan'a) olduğunu demeye getiriyor sözü...
Haksız değil!
"Man adası" yalanı
veyahut "Süleyman Soylu'ya atılan 4 Şubat
iftirası" CHP'ye ve liderine hiçbir şey
kazandırmadı. Aslı astarı olmayan yalanlar CHP'yi
yıpratmaktan, hatta çürütmekten başka hiç bir işe
yaramadı. Süleyman Soylu günlerce
twitter'dan ispat çağrısı yaptı. Yalanda
ısrar, Erdoğan'ın "man
kafa" ifadesine kadar
sürdü...
Muharrem İnce hesap kitap
adamıdır... "Man"ı, İçişleri Bakanı Soylu'ya
atılan "4
Şubat" iftirasını alt
alta yazıp, çıkarma işlemi
yaptığında, CHP'nin lehine hiçbir şey
kalmadığını görüyor ve öyle konuşuyor.
Muharrem İnce, doğru olanı
söyleyerek, CHP'nin içindeki karanlığa ışık olmak
istiyor...
Çilehaneye dönüşen CHP'yi kurtarmak
istiyor...
"Ben olsam...." diye konuşması acı sözlü
dostluktan başka bir şey değil! CHP'ye bulaşan
"Man kiri"ni kayda geçirmek için doğruları
haykıran acı sözlü bir dost!
Yıllardır "iktidar
yolculuğu"nda çile
çeken CHP'liler acı konuşan Muharrem
İnce'nin sesine kulak verirse ne
âlâ... Vermezse çileye devam o
halde...
'SAVAŞA HAYIR' DİYEN FAŞİST KAFAYA
BAK
Burnumuzun dibindeki teröristleri görmemeye ayarlı tam
teşekküllü at gözlüklü 170 kişilik
listede, "Demirtaş'ın yerine sakın bir
Türk göz
dikmesin" diyen Hasip
Kaplan da var...
'Savaşa hayır' triplerine giren
ve ömrü boyunca aynı türkünün değişik
versiyonlarını söyleyen malûm
tayfanın içinde, "faşist
bir kafa"nın olması nedense beni hiç şaşırtmadı!
AZİZ YILDIRIM MI, ALİ KOÇ
MU?
Aziz Başkan ve arkadaşları (Ali Koç
dahil) Fenerbahçe için, tehlikelerle dolu riskli
yolculuklar yaptı yıllarca. FETÖ'nün
başımıza ördüğü çorabın bilgisi yoktu
elimizde...
Körebe gibi olduk, ne önümüzü görebildik ne de ne olduğuna dair bir
fikrimiz vardı. Bir tek Aziz Başkan haykırdı FETÖ'nün
Türkiye'yi ele geçirmek istediğini...
Zorlandık...
Üzüldük...
Sendelendik ama yere düşmedik...
Biz Fenerbahçeliler bir olduk, Aziz Başkan'a en zor
günde sahip çıkarak yolumuza devam
ettik...
Fenerbahçeliler olarak üzerimize
düşen görevi yaptığımızı
düşünüyoruz... Fenerbahçe'nin yıllardır
şampiyonluğa hasret kalması, bir kor parçası içimizi
yakıyor.
Aziz Başkan hiç kuşku yok
ki, Fenerbahçe için çok şey yaptı, ağır
bedeller ödedi. Bir tek Aziz Başkan acı
çekmedi, hepimiz 3 Temmuzsürecinin acılarını
zihinlerimizden silemiyoruz hâlâ.
Ve fakat...
Biz bir Fenerbahçeli olarak...
Acılarımızın katmerleşmesini de
istemiyoruz. Rakiplerimiz bizden önde dört nala
koşarken, onları gıpta ile izlemek istemiyoruz.Kendi
bildiğinden ötesini bilmeyen, kendi gördüğünden
gayrısını görmeyen, birinin Fenerbahçe'yi yönetmesini
istemiyoruz artık.
O yüzden...
Benim gönlümde Fenerbahçelilerin kalbine iyi gelen Ali
Koçyatıyor... Aziz Başkan, keşke yeniden aday
olmayıp, "Efsane
Başkan" olarak kalsa... Başarılarıyla
anılsa, biz Fenerbahçelileri birbirinden
ayırmasa...
Böylesi daha iyi olmaz mı Aziz
Başkan?